'28 Şubat sürecinde darbe diye bir şey yoktur'

28 Şubat davasının duruşması bugün görüldü. Mahkeme davanın 9 Eylül'e ertelenmesine karar verdi. Duruşmada tanıklık yapan ve erteleme kararının ardından açıklama yapan dönemin hükümet sözcüsü Namık Kemal Zeybek" 28 Şubat sürecinde darbe diye bir şey söz konusu değildir" dedi.

Yargıtay’ın haklarında verilen hükmü bozmasının ardından 28 Şubat davası kapsamında 16 sanığın yeniden yargılandığı davaya Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. 

"28 Şubat sürecinde darbe diye bir şey yoktur"

Duruşmanın ardından Halk TV' ye konuşan Zeybek 28 Şubat sürecinde "darbe"nin söz konusu olmadığını söyledi:

"28 Şubat'ta ben  Ferah Yol  hükümetinde devlet bakanıydım. Hükümet sözcüsüydüm. Olayın doğrudan doğruya içindeydim. Doğrusu bekledim ki bu niteliklerimle tanıklığıma başvursun. Ya da Meclis'te araştırma komisyonu kurulduğunda bana sorsunlar diye beklemedim. Ama olmadı. Duydum bu mahkemeyi, kimi generallerimizin bence haksız yere içeride tutulduğunu da öğrenince görevimi yapmak istedim. Ne görevi bu gerçeğe karşı görevim. Yoksa davanın sanıklarıyla da bir ilgim yok. Vicdan denen bir şey var. Gelip süreçle ilgili bildiklerimi olduğu gibi anlatmak istedim. Dedim bir; 28 Şubat sürecinde darbe diye bir şey söz konusu değildir. Darbe girişimi de yoktur. Hükümete baskı yaparak hükümeti

"Birilerinin uydurduğu gibi postmodern darbe gibi bir durum da söz konusu değil"

değiştirmek gibi, birilerinin uydurduğu postmodern darbe gibi bir durum da söz konusu değildir. Darbe yapanlar, darbeye neden olacak gerekçelerini ortadan kaldırmak için hukuki işlem yapmaz. Halbuki suçlanan kişiler ve o kişilerin görev verdiği kişiler hukuk içinde ve Milli Güvenlik Kurulu'nda alınan kararlarla ortamı yumuşatmak istediler. Darbe yapan ortamı yumuşatmak ister mi?"

Bir sonraki duruşma 9 Eylül'de

Mahkeme sanık avukatlarının ATK raporu hakkında beyan vermesi için bir sonraki duruşmaya kadar süre tanırken savunma delili olarak dosyaya celbi istenen Deniz Ay, Gökhan Eski ve Tamer Tatar’ın dosyaya katkısı olmayacağı gerekçesiyle bu taleplerin reddine karar verdi ve bir sonraki duruşmayı 9 Eylül saat 10.30’a erteledi.