Bursa'da dün öğlen başlayan ve bugün de Gemlik merkezli Kanddili'ye göre 4.4 AFAD'a göre ise 4.3 büyüklüğündeki sarsıntıyla devam eden deprem fırtınası, bölge halkı ve İstanbul'da yaşayan milyonları endişelendirdi. Konuyla ilgili canlı yayına bağlanan Deprem Bilimci Prof. Dr. Osman Bektaş, Gemlik Körfezi'ndeki bu depremlerin "kaygı verici" olduğunu belirtirken, asıl tehlikenin çok daha büyük olabileceğine dikkat çekti ve 1999 depremini hatırlatan bir uyarıda bulundu.
Prof. Dr. Bektaş, mevcut depremlerin tek başına ana sorun olmadığını, bu sarsıntıların daha büyük bir sistemi zorladığını belirtti. Asıl tehlikenin, Gemlik'in doğusunda yer alan ve 500 yıldır büyük bir deprem üretmeyen İznik-Mekece fay zonu olduğunu vurguladı. Bektaş, "Bu fay zonu son derece sessiz ve 500 yıldan beri deprem üretmemiş. Bu sessizlik, fayın kilitli olduğu ve stres biriktirdiği anlamına geliyor," dedi.
Prof. Bektaş, mevcut durumu daha net anlatmak için korkutan bir benzetme yaptı. 1999 İzmit depremi öncesinde Armutlu Yarımadası'nın kuzeyinde benzer küçük depremlerin yaşandığını ve bu küçük depremlerin büyük fayı tetiklediğini hatırlattı. Bektaş, "Şimdi aynı senaryoyu yarımadanın güneyinde yaşıyoruz," diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti.
Uzman isim, 500 yıldır sessiz olan İznik-Mekece fayının iki taraftan adeta bir mengene gibi sıkıştırıldığını ifade etti:
Doğudan: 1967 Mudurnu Vadisi depreminin stresi.
Batıdan: Şu an Gemlik Körfezi'nde yaşanan 4.3'lük depremler gibi küçük ve orta büyüklükteki sarsıntılar.
Bektaş, "Batıdaki ve doğudaki bu depremsellik, ortada kilitli duran İznik-Meçece zonunu kırmaya çalışıyor," dedi.
Sunucunun "Daha büyük depremler beklenebilir mi?" sorusuna Prof. Dr. Bektaş net bir yanıt verdi. Gemlik'te bu tür sarsıntıların devam edebileceğini ancak asıl endişenin bu olmadığını belirtti. Bektaş, en önemli tehlikeyi şu sözlerle özetledi:
"Gemlik Körfezi'ndeki bu orta büyüklükteki depremler, Pamukova'da uzanan ve 500 yıldır kırılmamış olan İznik-Mekece fay hattını tetikleyebilir. Önemli olan bu. Bu tehlike yaratıyor."
Bu açıklama, Bursa ve çevresindeki sismik hareketliliğin, çok daha büyük ve yıkıcı bir potansiyele sahip bir fayı uyandırma riski taşıdığını gözler önüne serdi.