802-508-7352
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı "Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu" çalışmasını yayımladı. Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması verilerine dayanan rapor, 15 yaş altı çocukların sağlık durumu, beslenme alışkanlıkları ve yaşam koşullarıyla ilgili önemli veriler sundu.
Araştırmaya göre, çocukların yüzde 94,5’i sağlığını "iyi veya çok iyi" olarak ifade ederken, yüzde 4,6’sı sağlık durumunu "orta", yüzde 0,9’u ise "kötü veya çok kötü" olarak belirtti.
Yaş gruplarına göre sağlık durumu incelendiğinde:
0-5 yaş grubundaki çocukların yüzde 95,1’i,
6-11 yaş grubundakilerin yüzde 94,7’si,
12-15 yaş grubundakilerin ise yüzde 93,5’i sağlığını "iyi veya çok iyi" olarak değerlendirdi.
Buna karşılık, sağlık durumu "kötü veya çok kötü" olan çocukların yüzde 53,7’sinin en az 6 aydır süregelen sağlık sorunları nedeniyle günlük yaşamlarının ciddi şekilde sınırlandığı ifade edildi.
Raporda, çocukların beslenme alışkanlıkları ve gıda erişimiyle ilgili çarpıcı bulgular yer aldı:
Günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketen çocukların oranı yüzde 86,7.
Maddi imkansızlıklar nedeniyle meyve-sebze tüketemeyenlerin oranı ise yüzde 10.
Günde en az bir kez et, tavuk veya balık içeren yemek tüketen çocukların oranı yüzde 69,8, ancak yüzde 23,1’i ekonomik nedenlerden dolayı bu besinlere ulaşamıyor.
Rapor, çocukların sosyal ve kültürel aktivitelere katılımında ekonomik zorlukların belirleyici olduğunu ortaya koydu:
Her 5 çocuktan 1’i ekonomik nedenlerle tatil yapamıyor.
Boş zaman aktivitelerine katılabilen çocukların oranı yüzde 35,9 iken, yüzde 18,2’si maddi imkansızlık nedeniyle bu tür etkinliklere katılamıyor.
Çocukların yalnızca yüzde 55’i paralı okul gezilerine katılabiliyor, yüzde 18,7’si ise ekonomik nedenlerden dolayı bu imkândan faydalanamıyor.
Çalışma, çocukların eğitim sürecini etkileyen fiziksel koşulların da büyük oranda ekonomik faktörlere bağlı olduğunu gösterdi:
Maddi imkansızlıklar nedeniyle ders çalışabilecek uygun bir alanı olmayan çocukların oranı yüzde 80,8.
Evlerinde yaşlarına uygun kitap bulunmayan çocukların oranı yüzde 81,1.
Oyuncak eksikliği yaşayan çocukların oranı ise yüzde 81 olarak belirlendi.
Araştırmada, çocukların en yüksek eğitim seviyesine sahip ebeveynlerinin çoğunlukla lise altı düzeyde olduğu tespit edildi. Bu durum, çocukların eğitimine yönelik destek mekanizmalarının yetersizliğini ve sosyoekonomik koşulların eğitime olan etkisini gözler önüne serdi.
TÜİK’in yayımladığı rapor, çocuk yoksulluğunun yalnızca gelir seviyesiyle sınırlı kalmadığını, beslenme, eğitim, sağlık ve sosyal hayata katılım gibi birçok temel alanda çocukların fırsat eşitsizliği yaşadığını ortaya koydu. Maddi yetersizlikler, çocukların eğitimine, sağlıklı beslenmesine ve sosyal hayata katılımına büyük ölçüde zarar verirken, bu durumun uzun vadede toplumsal eşitsizlikleri derinleştirme riski taşıdığı vurgulandı.
Çarşamba
6.4 °
Perşembe
8.5 °
Cuma
10.6 °