İstanbul’da CHP Gençlik Kolları, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) kapsamında çalışan çocukların iş kazalarında yaşamını yitirmesine dikkat çeken bir protesto gerçekleştirdi.
Eylemler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Yenibosna’da düzenlediği Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi önünde TİP’li gençlerin yaptığı protestonun ardından 16 kişinin tutuklanmasıyla genişledi.
Tuzla’daki açıklamayı CHP İstanbul Gençlik Kolları İl Başkan Yardımcısı İlkan Barışık, Kadıköy Süreyya Operası önündeki açıklamayı CHP Kadıköy İlçe Gençlik Kolları Başkanı Erdener Doğan Işık okudu.
Gençlik örgütlerinin ortak açıklamasında, MESEM uygulaması ile çocukların erken yaşta ağır çalışma koşullarına sürüklendiği savunuldu:
“Sadece bu yılın kasım ayına dek 83 çocuğumuzu hayattan koparan karanlık bir gerçeği haykırmak için burada, bir aradayız.”
Açıklamada, eğitim politikalarının niteliksizleştiği, çocukların ekonomik sebeplerle çalışma hayatına itildiği ve bunun devlet eliyle sistemleştirildiği iddia edildi.
Açıklamada MESEM sistemine ilişkin şu ifadeler yer aldı:
“2002-2023 yılları arasında, 931 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetti… MESEM projesine kaydolan çocuklar haftanın bir günü okula gidiyor, dört gün atölyelere gönderiliyor… Çocuk işçiliği yasalar eliyle güvence altına alınıyor, patronun cebinden bir kuruş para çıkmazken olan yoksul çocuklarımıza oluyor.”
Gençler, bu modelin yoksullukla mücadele eden aileleri çocuklarını erken yaşta çalışmaya mecbur bıraktığını savundu.
MESEM’e yönelik eleştiriler eğitim boyutuyla da devam etti:
“Çocuklar örgün öğretimden mahrum kalıyor, lise eğitimi görmeleri gereken yaşlarda çalışmaya zorlanıyor… Fatura eğitim hakkının gaspıyla yoksul çocuklar tarafından ödeniyor.”
Açıklama, projede denetim eksikliği, iş kazaları ve güvenlik risklerinin ciddi sonuçlara yol açtığını belirtti.
CHP’li gençler, MESEM’i eleştiren TİP’li gençlerin tutuklanmasına ilişkin sert ifadeler kullandı:
“Savunmaları dahi dinlenmeden, 83 çocuğun canını alan bu düzenin sorumlularından hesap sordukları için zindana gönderildiler.”
Açıklamanın devamında:
“Çocuklar ölürken susan, sömürülen küçücük bedenleri görmeyen devlet; protesto hakkını kullanan genç arkadaşlarımız için yıldırım hızıyla devreye girdi… 16 arkadaşımızın derhal serbest bırakılmaları için çağrımızı yineliyoruz.”
denildi.
Açıklamada Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere iktidara yönelik talepler şöyle sıralandı:
1. MESEM dahil çocuk işçiliğini teşvik eden tüm uygulamaların kaldırılması
2. Mesleki eğitimin 18 yaş sonrasına taşınması
3. Eğitimin ücretsiz, nitelikli, bilimsel olması; fırsat eşitliğinin yasal güvence altına alınması
4. Cemaat ve vakıf protokollerinin sona erdirilmesi
5. Kamu kaynaklarının patronlara değil çocukların eğitimine aktarılması
Açıklama, sistem eleştirisiyle sona erdi:
“Eğitim sistemimizdeki bu derin yaraların mucidi bellidir… Büyümesine izin verilmeyen, tebessümü çalınan çocukların hesabını soracağız. Çocukların yakasını mafyanın, patronun, iktidarın sömürgeci elinden kurtaracağız.”