G-XKX1J2WR62
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, deprem bölgesindeki ihalelerin yapım usulünü ve olası Marmara depremini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, deprem bölgesindeki ihalelerin yapım usulünü ve olası Marmara depremini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı. Avşar, Plan ve Bütçe Komisyonunda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının 2025 yılı bütçe görüşmelerinde deprem bölgesindeki ihalelerin yapım usulünü ve Tekirdağ bağlamında Marmara depremine ilişkin konuları Bakan Kurum’a doğrudan yöneltti.
Konuşmasına plan analizlerindeki kritik noktalara dikkat çekerek Bakanlığın planı ile bütçe teklifi arasındaki sapmalara değinen Avşar, deprem bölgesinde 21/B usullüyle ihalelerin verilmesine tepki gösterdi. Avşar, pazarlık usulü ile yapılan ihale oranın 2018’den 2023’e yüzde 23 arttığını, bu ihalelerin çoğu iktidara yakın firmalara verildiğini ve niteliksiz işlerin çıktığını, 21/B ihale usulünün artık kalkma zamanı geldiğini belirtti. Avşar, Marmara depreminin bir beka meselesi olduğunu, Tekirdağ’ın kıyı ilçelerinin Kuzey Anadolu Fay Zonu etkisinde kalarak 1. dereceden deprem bölgesi olduğunu dolayısıyla önceliklendirilmesi gerektiğini ve Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğüne bağlı Tekirdağ Şube Müdürlüğünün açılmasını talep etti.
‘Bakanlığın bütçe teklifi ile stratejik planının 2025 yılı performans göstergeleri arasında yüzde yüzde 50 civarında sapma oluşmuştur.’
Avşar, stratejik plan, performans programı ve bütçeyi konuştuklarının ve bu hususta birkaç konuya değinmek istediğini belirti. Avşar, “Bu planlar kapsamında analizler yapılırken 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunun doğrultusunda hazırlanan 5 yıllık stratejik plan, hedeflenen performans göstergeleri ve stratejik plan esas alınarak yıl bazlı hazırlanan tahmini bütçe teklifleri değerlendirilir, kıyas edilir” dedi. Bu bağlamda Bakanlığın 2024-2028 yıllarını kapsayan planında 7 amaç 26 hedef ve 100 performans göstergesinin bulunduğunu söyleyen Avşar, “Stratejik plana, bütçesini konuştuğumuz 2025 yılı için baktığımızda 100 performans göstergelerinin ağırlıklarına ve değerlerine yer verildiği, bütçeler ayrıldığını görmekteyiz. Ancak 2025 yılı bütçe teklifini, yani konuştuğumuz bu teklife baktığımızda sadece 54 performans göstergesine yer verilmiştir.
Bu da gösteriyor ki; plandan %50’ye yakın sapma bulunmaktadır” diye konuştu.
‘Adet, sayı veya oran ile ağırlıklandırılan ve bütçe ayrılan 46 performans göstergesi nerede?’
Avşar, stratejik planın, ana plan olduğu, Burada 2025 yılı için 100 gösterge belirlendiği, ancak planın hazırlanmasından sadece bir yıl sonra 2025 yılı bütçe teklifinde 54 göstergeye indiğini ve 46 iş kalemi için ayrılan bütçe nereye aktarıldığını, o bütçeye ne olduğunu sordu. Avşar, “Bu durum da göstergeleri analiz etmeden dahi 2025 yılı için stratejik plandan yaklaşık %50 civarında sapma olduğu anlaşılmaktadır. Plan kitapçığında revizyon yapılmış diyor ama bir kez daha güncellememiz gerekiyor” dedi.
‘Pazarlık usulü ile yapılan ihale oranı; 2018’de yüzde 21 iken 2023’te yüzde 44’e çıkmıştır’
Avşar, bölgede 21/B ihale yöntemiyle oluşan sorunlara değinerek, “Şimdi Sayın Bakanım, buradaki ihaleler, 21/B Kamu ihale Kurumu istatistiklerine göre son 6 yılın kamu alım izleme raporlarına göre bu 4734 sayılı kanun kapsamında gerçekleşen ihalelerde açık ihalelerin oranı 2018 de %75 iken 2023 te %55 e gerilemiştir pazarlık usulü yapılan ihalelerin oranı 2018 de %21 iken 2023 te %44 e yükselmiştir” ifadesini kullandı.
‘Bu ihalelerin çoğu iktidara yakın firmalara verilmektedir’
“Deprem bölgesinde TOKİ konut ihalelerinin tamamı malumunuz bu usulle yapılıyor. Fakat ihaleleri alan firmalar arasında mükerrer birçok firma var, iktidar partisinde görev almış, adaylık yapmış birçok isim var. Sayın Bakanım bu garip değil mi? Bakın, EKAP’a bir girin, ihale sistemine girin, 4734 kapsamını pazarlık usulü 21/B’yi seçin, çıkan sonuçlarda dilediğiniz 10 firma ismini arama motoruna yazıp yanına da iktidar partisinin ismini yazın. Bakın neler çıkacak.”, diyen Avşar, “Birçoğu iktidar partisiyle ilişkilerle aldığı ihaleler bunlar. Bazı firmalara millet bahçesi ihalesi almış, TOKİ ihalesi almış, deprem bölgesinde almış, yol yapımını almış almışta almış” ifadelerine yer verdi.
‘Milyarlık ihaleler teminat ve iş bitirme olmadan nasıl veriliyor?’
Firmaların ekseriyetinin Ankara Firması olduğunu söyleyen Avşar, şu örneği verdi: “Mayıs 2024’te kurulmuş sonrasında Haziran’da ilk kamu ihalesini hemen aynı ay almış, son ihalenin sözleşmesini 23 Ekim’de imzalamış ve 25 Ekim’de konkordato ile geçici mühlet kararı almıştır. Bakın, yanlış anlaşılma olmasın milyarlık ihaleler bunlar, yeni kurulan şirketlerden teminat, iş bitirme olmadan nasıl alabiliyor bu büyüklükteki ihaleleri.”
‘21/B ihale usulünün artık kalkma zamanı gelmiştir’
Avşar, Hatay Samandağ’da şantiye fotoğraflarını göstererek, betonun tutmadığına, çubukların dışarda kaldığına dikkat çekti. “Adamlar para odaklı bakıyor işe” tepkisini gösteren Avşar, “Bu tecrübesiz firmalarla böyle görüntüler çıkıyor. Bu insanların çoğu bu işe para odaklı bakıyor. Çok emek veriyorsunuz gerek sizler gerek bürokratlar bu bölgeye. Ben sizin bir konuşmanızı dinlemiştim İstanbul seçimlerinden önce biz bakanlığın bütçeyle birçok hizmet yaptık demiştiniz. Siz o hizmetleri yapmışsanız. Bunları da açık ihaleyle yapabilirsiniz. 21/b ihale usulünün artık kalkma zamanı geldi. Çünkü en büyük bütçeniz buraya gitmektedir” dedi.
‘Marmara depremi bir beka meselesidir’
Marmara depremine de değinen Avşar, sayın Bakanın, İstanbul depremi için beka meselesi olduğunu ifade ettiğini ve buna katıldığını söyledi. “Bakanlığın verilerine göre İstanbul’da 600 bin ve bizim Tekirdağ’la birlikte 1 milyon riskli konut bulunmakta ve bir an önce bunların yenilenmesi gerekmektedir. Bunun yanında son birkaç ayda İstanbul’da birçok binanın kendiliğinden yıkıldığı da görülmüş ve bu durumda olan ve binlerle ifade edilen binanın bulunduğu da açıklanmıştı” diyen Avşar, “Ayrıca büyük Marmara depreminin meydana gelmesi durumunda ülkenin ağır bir ekonomik yıkıma uğrayacağı ve 30 milyona yakın insanın doğrudan etkileneceği bir gerçektir” ifadesini kullandı.
‘Tekirdağ’ın kıyı ilçeleri Kuzey Anadolu Fay Zonu etkisinde kalarak 1. dereceden deprem bölgeleridir’
Avşar, Marmara’ya kıyısı bulunan seçim bölgem Tekirdağ’da bu etki alanında kaldığını özellikle Kuzey Anayolun Fay Zonu etkisinde kalan kıyı ilçelerimiz 1. dereceden deprem bölgeleri olduğunu ve bu etki kuzeye doğru gittikçe azalmakla birlikte nüfusun çok büyük bir kısmı burada ikamet ettiğini söyledi.
Avşar; “Buraya İstanbul’un birçok yükü burada üzerimize gelecektir. Sizden beklentimiz, yerel yönetimlerle iş birliği halinde hiçbir komplekse kapılmadan, siyasi kaygılara girmeden yukarıda saydığımız vaatleri bir an evvel hayata geçirip bu sorunu bertaraf etmenizdir” şeklinde konuştu.
‘Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğüne bağlı Tekirdağ Şube Müdürlüğü açılmalıdır’
Avşar, İstanbul’da benzer birimlerin olduğunu ve Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğüne Bağlı Tekirdağ Şube Müdürlüğünün açılmasını talep ettiklerini belitti.
Tekirdağ’ın depreme hazırlık noktasında geride kaldığını söyleyen Avşar, riskli yapı stokunun bile şu ana kadar tam anlamınla tespit edilmediğini, üniversitenin Ağustos Ayında böyle bir çalışmaya başladığını ancak henüz paylaşılan bir veri olmadığını ve bütün vatandaşlarımız özellikle Süleymanpaşa, Marmara Ereğlisi ve Şarköy’deki vatandaşlarımız büyük risk altında yaşadığını söyledi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.