Tarih: 21.10.2024 20:23

AK Parti’den Pensilvanya’ya ring seferleri düzenleyen siyasetçileri biliyorum

Facebook Twitter Linked-in

Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un yorumlarıyla ekranlara gelen Bi' Karar Ver programına Gelecek Partisi Genel Başkan Vekili Ayhan Sefer Üstün konuk oldu. FETÖ lideri Fethullah Gülen’in ölümünü değerlendiren Üstün, İktidar içerisinde FETÖ taktiklerini kullanan yeni cemaatlere dikkat çekti. Türkiye’nin genel mana da çözüm sürecine ihtiyaç duyduğunu belirten Ayhan Sefer Üstün “Yeter ki geçmişten ders alınsın.” Diyerek süreci desteklediğini belirtti.

‘AK PARTİ İÇERİSİNDEN PENSİLVANYA’YA RİNG SEFELERİ DÜZENLEYEN SİYASETÇİLERİ BİLİYORUM’

FETÖ lideri Gülen’in ölümü için “Keşke dünyada yapılanların hesabı dünyada alınabilmiş olsaydı” diyen Gelecek Partisi Genel Başkan Vekili Ayhan Sefer Üstün, “FETÖ’cülük başka bir yere evrildi” ifadelerini kullandı, “Bu örgütü tarif ederken yukarısı ihanet, ortası ticaret, aşağısı da ibadet olarak tarif ediliyordu. İhanet kısmı zaten kaçtı. Ticaret kısmı FETÖ borsalarıyla işini halletti. Ama burada hesap vermek durumunda kalanlar aşağıdaki ‘ibadet’ kısmı oldu. Hala bu hesap onların üzerinden yürümeye devam ediyor. Siyaset kesimi ise hiç hesap vermedi. Ben meclisteyken AK Parti içerisinden Pensilvanya’ya ring seferleri düzenleyenleri biliyorum. Bir dönem bana da teklif edildi. Ben bir vesileyle reddettim. Adeta böyle bir ring şeklinde her ay kimlerin gideceği belirleniyordu. Fethullah Gülen öldü ama FETÖ’cülük başka bir yere evrildi. FETÖ taktiklerini iktidar içinde unsurlar ve başka cemaatler kullanmaya başladı. Bunlardan ders almamız gerekiyor. Türkiye’de cemaatler sosyolojik bir vaka ama cemaatler kendi işini yapmaktan sıyrılmışlar iktidara yamanmışlar. 2023 seçimlerine giderken dahi iktidar, cemaatlerden ‘destek açıklamaları’ yapmalarını talep etti. Ve peş peşe bu açıklamalar yapıldı. Bu açıklamaların karşılığında cemaatler devlet kaynaklarından faydalandı. Hiçbir şeyden ders alınmamış gözüküyor.”

gggggg.jpg

‘ÜLKENİN GENEL OLARAK ÇÖZÜM SÜRECİNE İHTİYACI VAR’

İktidarın DEM Parti’yle başlatmış olduğu ‘normalleşme’, adımlarını “Temkinli iyimserim” diye yorumlayan Üstün, ülkenin genel mana da çözüm sürecine ihtiyacı olduğunu ifade etti, “Ben biraz temkinli iyimserim bu konuda. Devlet Bahçeli arada böyle durumları yapıyor. Ama sonrasında olayların planlı olduğu anlaşıldı. Bence ülkenin genel olarak bir çözüm sürecine ihtiyacı var. İnsan hakları açısından, basın hakları açısından Türkiye geriye gitti. Hiçbir sendika hareketliliği yok. Bu konuda da elbette bir normalleşme olmalı. Tabi sayın Mehmet Uçum müsaade ederse. Kendisi ‘olamaz’ diye altını çiziyor. Siyaset bunun vesayetinden kurtulabiliyorsa, olmalı. Tabi dikkatli olmak lazım. Önceki çözüm süreci de ihtiyaçtı. Ama karşılıklı hatalar yapıldı. Şimdi ise yeniden demokrasiyi güçlendirecek bir çözüm neden denenmesin? Burada üniter devletin yapısını zedeleyecek bir şey çıkmaz. Tüm toplum kesimlerinin bir çözüme ihtiyacı var. Genel manada bir yapılacak çözüm süreci yapılabilir. Bunun bir alt birimi olarak da Kürt vatandaşlarımıza yönelik çözüm süreci yapılabilir. Yeter ki geçmişten ders alınsın.” Dedi.

‘OLGUNLAŞMIŞ KARAR YOKKEN BABACAN HALK TV’DE AÇIKLADI’

Ayhan Sefer Üstün, Gelecek ile DEVA Partileri arasında süregelen birleşme müzakerelerinde gelinen son durumu özetledi, “Bu partilerin ayrı çıkmış olması başta bir hataydı. Bizler bunun böyle olmaması adına çaba sarf ettik ancak olmadı. Vatandaşta bunu bize sürekli soruyor, ‘siz neden ayrısınız’ diye. Bu durumu ortadan kaldırmamız gerekir. Bu görüşmeler DEVA Partisiyle zaman zaman yapıldı. ‘Eş başkanlık, dönüşümlü başkanlık’ gibi formüller konuşuldu. Ama son olarak milletvekilleri düzeyinde bir görüşme yapıldı. Henüz olgunlaşmış bir karar yokken sayın Babacan Halk TV’de ‘birleşme görüşmeleri yapıyoruz’ diye açıklama yaptı. Biz de artık ‘iki lider görüşsün ve masadaki şıkları tartışsın’ noktasına geldik. Biz Gelecek Partisi olarak ‘iki liderinde içerisinde bulunduğu bir sistem’ olsun önerisini yaptık. Hangi partide birleşileceği konusunu da onların tercihine bıraktık. Ancak DEVA Partisi geri adım attı ve Meclis’te grup kurmayı önerdi. Bizde ‘ileri de birleşme perspektifi olacaksa meclis grubu kurabiliriz’ diye ifade ettik. Ancak DEVA Partisi ‘Sadece grup kuralım’ dedi. Sadece grup kurulacaksa zaten Gelecek Partisi’nin Saadet Partisi’yle bir grubu var. Niye bozalım, ayrıca vatandaşın da beklentisi bu değil. Bizler AK Parti dışında bir merkez oluşturma önerisi yapıyoruz. Sadece DEVA değil, Yeniden Refah Partisi de olabilir. Sadece grup kurulmasının yeterli olmayacağı kanaatindeyiz.” Diye belirtti.

‘SİYASİ PARTİNİN GENEL BAŞKANI ZATEN DOĞAL OLARAK ADAYDIR’

‘Davutoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığını dayatması’ sebebiyle görüşmelerin rafa kalktığı iddiasını değerlendiren Üstün, ‘O durum eski görüşmeleri konusuydu’ dedi, “Gelecek Partisi, Ahmet Davutoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı önerisini gündeme getirmedi. Önceki görüşmelerde ‘Birisi genel başkan olursa diğeri aday olur’ gibi konuşmalar yapıldı. Ancak yeni görüşmelerde bunlar gündeme gelmedi. Bir siyasi partinin genel başkanı zaten doğal olarak adaydır. Bu tartışmalar genel başkanların kendi aralarında konuştuğu bir durum. Tabi bu eski görüşmelerin konusu yeni görüşmelere başlarken Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’da eski formüllerin kenarda bırakılması konusunda bir anlaşmaya varmıştı”

‘DEVA VE DEMOKRAT PARTİ’SİNE BİR RİCA DA BULUNDUK, YAPMADILAR’

‘Konu fedakârlık ise Gelecek Partisi bunu fazlasıyla yapıyor’ diyen Ayhan Sefer Üstün, Saadet Partisi Milletvekili Hasan Bitmez’in vefatı sonrasında yaşanılan süreci açıkladı, “Gelecek Partisi’nin bugün mecliste resmi olarak adı yok. Yapmış olduğu fedakârlık sebebiyle. Bu grup Hasan Bitmez’in vefatı sebebiyle düştüğü zaman hem DEVA Partisi’ne hem Demokrat Parti’ye ‘Geçici olarak bir milletvekili ricasında’ bulunduk. Belki ilerde daha büyük bir grupta kurulabilirdi. Kendi aralarında tartıştılar, tartıştılar, ‘bir kişiyi verelim’ denemedi. Fedakarlıkları konuşacaksak Gelecek Partisi’nin bu fedakarlığını konuşabiliriz.” Diye konuştu.

‘ÖZELLEŞMEDE İŞ ACAYİP ÇIĞIRINDAN ÇIKTI’

Sağlık sektöründe yaşanan özelleştirme konusunu değerlendiren Üstün, yaşanan sorunların iktidarın kâr amaçlı politikası sebebiyle ortaya çıktığını belirtti, “Böyle bir olay modern devletlerde olsa herhalde insanlar sokaklara dökülür hesap sorardı. Sanki hiçbir şey olmamış gibi insanlar hayatına devam ediyor. Hükümette olayı yine suskunlukla geçiştirmeye çalışıyor. Sağlık çetesi dediğimiz olay aslında sistemsizliğin getirdiği bir olay. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçirdiğinde bakanların özel sektörden ve CEO’lardan oluşacağı çok konuşulmuştu. Nitekim son sağlık, eğitim ve ticaret bakanlarımızda sektörden geldi. Sizin özel hastanelerden getirdiğiniz bir sağlık bakanınız varsa bürokratlar uyanıktır, artık özel hastanelere doğru işi tasarlar ve onların haklarını özel çıkaracak düzenlemeler gelir. Özelleşme de iş acayip çığırından çıktı. Sadece kâr amaçlı bir noktaya gelmiş. Turizm de ve Milli Eğitim’de de durum benzer noktalara geldi. Milli Eğitim’de ‘özel okulların önün kapatacağız’ derken başka özel kurumların önü açıldı. Mesele sistemsel bir boyutta. Yenidoğan Çetesi de suçlarını 2019’da işlemiş olsaydı hapis cezası almayacaklardı çünkü o dönem peşi sıra aflar çıkarılmıştı. Her alanda bir çeteleşme mevcut. İktidar ülkeyi çetelere teslim etmiş durumda.” İfadelerini kullandı.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-DT9JLG88B3