Barışı konuşuyor olmamız en olumlu gelişme

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada hem iç hem de dış politikaya dair değerlendirmelerde bulundu. Ortadoğu’daki savaş atmosferi, Türkiye'deki siyasi baskılar, demokrasi eksikliği ve barış arayışı üzerine kapsamlı açıklamalarda bulunan Hatimoğulları, "Savaşı normalleştirmeye çalışanlara karşı halkların barış hakkını savunacağız" dedi.

"ORTA DOĞU BARUT KOKUYOR, SAVAŞIN FATURASI HALKLARA KESİLİYOR"

Konuşmasına, “Değerli yoldaşımız Sırrı'yı sevgi ve minnetle anıyorum” diyerek başlayan Hatimoğulları, Orta Doğu’daki gerilimli tabloya dikkat çekti. İsrail ile İran arasında yaşanan çatışmaların bölgesel bir savaşa dönüştüğünü vurgulayan Hatimoğulları, “Küresel nabız barış ritmiyle değil, savaşın çılgın temposuyla atıyor” ifadelerini kullandı.

Hatimoğulları, emperyalist güçlerin ekonomik çöküş, silahlanma yarışı ve mezhepsel gerilimleri kışkırtarak savaşları beslediğini söyledi. G7 Zirvesi ve NATO’nun artan savunma harcamalarını eleştiren Hatimoğulları, "Ahmed’in, Rojda’nın, Hans’ın emeği savaş bütçelerine aktarılıyor" dedi.

"EMPERYALİZMDEN ALACAKLIYIZ"

Konuşmasının önemli bölümlerinden birinde “Biz halklar, emperyalizmden alacaklıyız” diyen Hatimoğulları, savaşların bedelinin halklara ödetildiğini savundu. Savaşın sıradanlaştırılmaya çalışıldığını belirterek, “Bu çılgınlığa dur demek zorundayız. Panzehri emperyalizme karşı mücadeledir” diye konuştu.

Hatimoğulları, demokratik ulus kavramını vurgulayarak, eşit yurttaşlık, hak eşitliği ve özgürlük temelinde barışçı bir sistemin mümkün olduğunu ifade etti:

“Demokratik ulus; çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı halkların kendi kaderlerini özgürce tayin edebileceği ortak yaşam modelidir. Bedeli ne olursa olsun demokratik toplum demekten vazgeçmeyeceğiz.”

Bahçeli’ye Yanıt: “Tarihi Fırsatlar Sürüncemede Bırakılamaz”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin iç siyasete dair uyarılarını değerlendiren Hatimoğulları, “Kendi iç demokrasisini kurumsallaştıramayan ülke, küresel fırtınalardan ağır yara alır” diyerek bu sözlerin önemine dikkat çekti.

Türkiye’nin tarihi bir dönemeçten geçtiğini söyleyen Hatimoğulları, “Halkların faydasına olan gelişmeler sürüncemede bırakılamaz. Tarih bize ‘Beklemeyin, yol alın’ diyor. Bekledikçe yaralar derinleşti” dedi.

“BARIŞ UMUDU SİLİVRİ’DE DE YAŞIYOR”

Geçtiğimiz hafta tutuklu DEM Partili siyasetçileri ziyaret ettiklerini belirten Hatimoğulları, “Hepsinin barıştan yana büyük umutları var” dedi. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yaptıkları görüşmeye de değinen Hatimoğulları, İmamoğlu’nun barış konusundaki duyarlılığını şu sözlerle aktardı:

Geçen hafta Silivri'deki mahpusları ziyaret ettik. Hepsinin selam ve sevgileri var sizlere. Ve barıştan yana çok umutlu olduklarını dile getirdiler. Bakın Sayın Ekrem İmamoğlu'yla çok sayıda başlık konuştuk. İmamoğlu, şunları söyledi, 'Bütün bu olumsuz gidişattan en olumlusu barışı konuşuyor olmamız.'

Yargının siyasallaşması bitmeli. Yargı bir an önce siyasal zeminde davranmaktan vazgeçmeli, gerçekten hukuk işletilmelidir. Muhalefetin her kesimine dönük baskılar, seçilmişlere dönük tutuklamalar bir an önce bitmeli. Bir an önce kayyım atanmış belediyelerin başkanları ve eş başkanları görevlerine dönmeli.

“YARGI, SİYASİ BASKILARDAN KURTULMALI”

Konuşmasının son bölümünde yargının siyasallaşmasını eleştiren Hatimoğulları, muhalefete yönelik baskılara son verilmesi gerektiğini vurguladı. Tutuklu seçilmişlerin serbest bırakılması ve görevlerine iade edilmesi çağrısında bulunan Hatimoğulları şöyle konuştu:

“Yargı, siyasal zeminde davranmaktan vazgeçmeli. Kayyım atanmış belediye başkanları ve eş başkanlar görevlerine dönmeli. Gerçekten hukuk işletilmelidir.”