Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de gerçekleştirilen Bakanlar Toplantısının ardından kameralar karşısına geçti. İsrail'le ticaretin tamamen kesildiğini söyleyen Erdoğan, "9,5 milyar dolarlık ticaret hacminden safhı nazar ettik." dedi. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu kararını değerlendiren Erdoğan, "Netanyahu ve eski savunma bakanı hakkında tutuklama emri çıkarılması bu yönde atılmış çok cesur adımdır. Netanyahu ve çetesi için çember giderek daralmaktadır." ifadelerini kullandı. Yetkisiz çakar ve tepe lambası kullanımı hakkında konuşan Erdoğan, "Bir süredir çokça şikayet aldığımız yetkisiz çakar ve tepe lambası kullanımlara cezaları artırıyoruz. Ateşli silahlarda düzenlemeyi hayata geçiriyoruz. Her iki hususta kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız." şeklinde açıklama yaptı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
"Türkiye, bizim hükümetlerimiz döneminde kadına şiddet başta olmak üzere şiddetin her türlüsüyle mücadelede tarihi kazanımlar elde etmiştir. Nice sorunları çözdük. Kadın hakları konusunun araçsallaştırılmasına izin vermeden kadın haklarının hak ettiği yere gelmesi için çaba harcadık. Tüm sorunları çözdük iddiasında değiliz ama geriye baktığımızda aşılmaz denilen sorunları çözdüğümüz gerçektir. Kadınlarla dayanışma içerisinde mücadelemizi devam ettireceğiz.
Dış politikada yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıyayız. İsrail'in başlattığı saldırlar, Lübnan'ı ve Suriye'yi içine alarak ilerliyor. Son derece tehlikeli savaş 14 aydır devam ediyor. Katıldığımız her uluslararası toplantıda Gazze'ye dikkat çekiyoruz. İsrail ile ticareti tamamen keserek, 9,5 milyar dolarlık ticaret hacminden safhı nazar ettik. İslam dünyasının İsrail'e karşı tek bilek olması için yoğun gayret ediyoruz."
İslam dünyasının İsrail hükümetine karşı tek yürek tek bilet olması için yoğun gayret gösteriyoruz. İnsanlığımızın sınandığı imtihan günlerinde Filistin halkına kardeşlik görevini yerine getirmemizin gayretindeyiz. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız. 50 bin masumun kanı üzerinden oy hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz.
14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli mazlumlara yönelik ırkçı söylemlerin hesabını versinler. Bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptığından kat be kat fazladır. Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin özgürleşinceye kadar tüm imkanlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yanında olacağız. Riyad'ta düzenlenen zirvedeki konuşmamızda dik ve dirayetli duruşumuzu çok güçlü bir şekilde ortaya koyduk. Ülkemizin attığı adımlardan, yardım çabalarımızdan sitayişle bahsedildi.
Sabreden zafere ulaşır. İnşallah Filistin halkı da bu zor günlerin sonunda feraha, barışa, huzura kavuşacak, zalimler kaybedecek kazanan Filistin davası olacaktır. Soykırım suçluları döktükleri kanların hesabını mutlaka verecektir. Netanyahu ve eski savunma bakanı hakkında tutuklama emri çıkarılması bu yönde atılmış çok cesur adımdır. Netanyahu ve çetesi için çember giderek daralmaktadır. Kararı uygulamakla yükümlü ülkelerin çoğunun destek beyan etmesini bu bakımdan takdire şayan buluyoruz. Türkiye olarak ceza mahkemesinin aldığı cesur kararı destekliyoruz.
Çalışma ve sosyal güvenlik, içişleri, savunma ve güvenlik meselelerine kadar pek çok konuyu değerlendirdik. Bakanlıklarımızın bütçelerine ait değerlendirmeler Plan ve Bütçe Komisyonu'nda devam ediyor. Bizim halkımızdan gizlimiz, saklımız yoktur. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir işimiz de yoktur. Hükümetlerimizin alamet-i farikası şeffaflık ve hesap verilebilirlik olmuştur. Türkiye'nin ufkunu açan, yolunu aydınlatan, millete ve memlekete hayrı dokunacak her öneriye kapımızı ardına kadar açık tutuyoruz.
Bulunduğu konumu menfaat sağlama vasıtası olarak görenlere asla müsamaha ile yaklaşamayız. Bir süredir çokça şikayet aldığımız yetkisiz çakar ve tepe lambası kullanımlara cezaları artırıyoruz. Ateşli silahlarda düzenlemeyi hayata geçiriyoruz. Her iki hususta kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Denetim konusunu düzenleyen bir genelgeyi inşallah bugün yürürlüğe koyuyoruz. Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulumuz denetim faaliyetlerini bundan sonra çok daha sıkı takip edecek. Hatası, kusuru, yanlışı olan kim varsa gereğinin yapılmasını temin edecektir."