Adalet ve Kalkınma Partisi, iktidara geldiği tarihten itibaren özelleştirmeler kadar, devlete ait olan bir çok kurum ve kuruluşun yabancılara satmasıyla da defalarca gündem oldu.
Özellikle Katarlılara satılan gayrimenkullar ve dev işletmeler tartışma konusu olurken, bu skandallara bir yenisi daha eklendi.
Türkiye'de milyonlarca vatandaşın verilerinin yer aldığı e-Nabız uygulamasının, AKP eski Gençlik Kolları Başkanı Adem Ali Yılmaz'a ait Bilbest şirketi tarafından 100 Milyon Dolar civarında bir bedelle Katar'a satıldığı ortaya çıktı.
Büyük tepki toplayan satışın detaylarında ise daha büyük skandallar var. İddialara göre, söz konusu uygulamanın satıldığını açıklayan Umut Elmas, Sağlık Bakanlığı'na ait bir binada alıkonuldu.
Umut Elmas
Umut Elmas, konuya ilişkin Halk TV programcısı Barış Terkoğlu'na açıklamalarda bulundu. Terkoğlu, Elmas'ın ifadelerini Cumhuriyet gazetesine yazdığı köşe yazısına taşıdı.
Elmas, sürecin nasıl başladığını ve yaşadığı baskıları şu sözlerle aktardı:
"2022 yılı içerisinde e-Nabız projesinin AKP eski gençlik kolları MKYK üyesi ve Ar-Ge Başkanı olan Adem Ali Yılmaz’a ait TİGA isimli şirket tarafından Katar’a 100 Milyon Dolar civarında bir bedelle satıldığını öğrendim. Ben de 6 Ağustos 2022 tarihinde şirketi sorgulayan bir tweet paylaştım.
Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci tarafından Türkiye’de iş yapamamakla, hatta ‘ekmek dahi yedirmemekle’ tehdit edilerek tweeti kaldırmam söylendi. Ben de kaldırmayıp istifa ettim. En yakın çalışma arkadaşım Filiz Gül de aynı tehdide maruz kalarak istifasını verdi. Benim ihtarnamemi dikkate almayan Bakanlık, tweetimi gerekçe göstererek kontratımı feshetti. Aynı şekilde Filiz için de ihtarnameyi dikkate almayıp Bakanlık’a ait bilgisayarı gerekçe göstererek zimmet suçlaması yönelttiler."
16 Eylül 2022 gecesi koordinatörü olduğum birimin çalışanı İlkay Kaynak, bakanlık binasında bir gece boyunca alıkonuldu. Psikolojik işkenceye maruz kaldı ve kişisel verileri zorla ele geçirildi. İlkay da bu olay üzerine Bakanlık’a bu alıkonulma hadisesini içeren bir ihtarname göndererek istifasını verdi. Benimle aynı ekipte olan Ozan Beyhan da gıyabında aynı tehditlere maruz kaldığı için istifa etti.
16 Eylül 2022 akşamı 17.30’dan 17 Eylül 2022 sabahı 06.30 -06.45 civarına kadar 12 saati aşkın süre bakanlıkta alıkonuldum. Elektronik eşyalarım incelendi."