G-XKX1J2WR62
İstanbul'un kronikleşen trafik sorunu için radikal bir çözüm geliyor. Şehrin belirli bölgelerine araç girişinin ücretli hale getirilmesiyle trafik yoğunluğunun azaltılması hedefleniyor.
İstanbul'un kronikleşen trafik sorunu için radikal bir çözüm geliyor. Şehrin en işlek bölgelerine araç girişinin ücretli hale getirilmesiyle trafik yoğunluğunun azaltılması hedefleniyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) sürdürülebilir ulaşım planı kapsamında hayata geçirilecek bu uygulamada ilk olarak Eminönü gibi tarihi yarımada başlatılması planlanıyor. Daha sonra Kadıköy gibi yoğun trafiğe sahip diğer ilçelere de yayılması öngörülüyor. "Trafik Sıkışıklığı Fiyatlandırması" olarak adlandırılan bu sistemle, araç sahipleri belirli bölgeler için giriş ücreti ödeyecekler.
Plan kapsamında, trafik sıkışıklığını azaltmak için birçok yenilikçi çözümlerin devreye alınması hedefleniyor. Zirve saatlerde yoğunluğun 2030’da yüzde 10,1, 2040’ta ise yüzde 12,8 azalması öngörülüyor. “Düşük Salım Bölgeleri (DSB)” uygulaması ile çevreye daha fazla zarar veren araçlardan ekstra ücret önerileri sunuluyor.
Deniz ulaşımı ve otobüs öncelikli şeritler gibi çevre dostu düzenlemeler artırılacak. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, planın Türkiye’nin ilk sürdürülebilir kentsel ulaşım planı olduğunu ve çevreci ulaşımı teşvik edecek çözümler içerdiğini belirtmişti.
Pilot uygulama olarak seçilen Eminönü, yaklaşık 6 kilometrekarelik bir alanda sisteme dâhil edilecek. Ardından, Kadıköy’ün Moda bölgesi uygulamaya katılacak. Düşük Salım Bölgeleri ile çevreye zarar veren araçlar için daha yüksek bir ücret talep edilecek, çevre dostu araçlar ise düşük tarife avantajından faydalanabilecek.
TomTom Trafik Endeksi verilerine göre, İstanbul dünya genelinde trafik yoğunluğu sıralamasında 65. sırada yer aldı.
- Ortalama ilerleme hızı: 23 km/s
- Yıllık trafikte kaybedilen süre: 104 saat
- Ortalama 10 km seyahat süresi: 20 dakika 40 saniye
Bu verilere göre, İstanbul’un yanı sıra Gaziantep ve Ankara da trafik sıkışıklığı açısından dikkat çeken şehirler arasında.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden Prof. Dr. Ayşe Uyduranoğlu, sistemin daha önce Londra, Stockholm ve Milan gibi şehirlerde uygulandığını ve başarılı sonuçlar verdiğini belirtti. Uygulamanın bazı şehirlerde trafik yoğunluğunu yüzde 40’a kadar azalttığını ifade eden Uyduranoğlu, toplu taşıma kullanımında ise yüzde 5-10 oranında artış yaşandığını vurguladı.
Uyduranoğlu, sistemin sağlıklı bir şekilde çalışması için şu önerilerde bulundu:
- Pilot uygulamaların sonuçları şeffaf bir şekilde paylaşılmalı.
- Çevre dostu araçlara düşük tarife uygulanmalı.
- Halkın desteği için referandum gibi yöntemlerle toplumun fikri alınmalı.
Pilot projeden alınacak sonuçlar doğrultusunda, ücretli giriş sisteminin İstanbul’un diğer bölgelerine de yayılması planlanıyor. Uzmanlar, bu tür uygulamaların hava kirliliğiyle mücadelede ve karbon salımını azaltmada etkili olacağını savunuyor.
Dünyanın birçok şehrinde trafik yoğunluğunu azaltmak ve çevreyi korumak amacıyla araç girişine ücret uygulanıyor. Londra, Stockholm, Milan ve Singapur, bu sistemi başarıyla uygulayan şehirlerden sadece birkaçı. İstanbul’da da Eminönü ve Kadıköy için planlanan bu uygulama merak konusu. İşte dünya çapından örnekler!
Trafik sıkışıklığını azaltmak, hava kirliliğiyle mücadele etmek ve çevre dostu ulaşımı teşvik etmek amacıyla, birçok şehirde belli bölgelere araçla giriş ücretli hale getiriliyor. Bu sistem, araç trafiğini düzenlerken toplu taşımayı teşvik etmeyi ve çevre dostu araçların kullanımını artırmayı hedefliyor.
Londra, Congestion Charge (Trafik Sıkışıklığı Ücreti) adı verilen uygulamayı 2003 yılında hayata geçirdi. Şehrin en yoğun bölgelerinde belirli saatler arasında araçla giriş yapan sürücülerden günlük 15 sterlin ücret alınıyor. Bu uygulama sayesinde trafik yüzde 20 oranında azaldı ve toplu taşıma kullanımı önemli ölçüde arttı.
İsveç’in başkenti Stockholm, 2007 yılında trafik sıkışıklığını önlemek amacıyla ücretli giriş sistemini hayata geçirdi. Bu karar, halkın katılımıyla yapılan bir referandum sonucunda alındı. Sistem, hava kirliliğini yüzde 14, trafik yoğunluğunu ise yüzde 20 oranında azaltmayı başardı.
İtalya’nın Milan şehri, 2012 yılında “Area C” adını verdiği sistemle şehir merkezine araçla girişleri ücretli hale getirdi. Fosil yakıtlı araçlardan 5 euro ücret alınırken, elektrikli ve hibrit araçlar ücretsiz olarak giriş yapabiliyor. Bu uygulama, karbon salımını önemli ölçüde düşürdü.
Singapur, 1975 yılında ücretli araç giriş sistemini uygulayan ilk şehir oldu. “ERP (Electronic Road Pricing)” adı verilen sistemle, trafiğin yoğun olduğu saatlerde şehir merkezine giriş yapan araçlardan dinamik bir fiyatlandırma ile ücret alınıyor. Bu uygulama, hem trafik yoğunluğunu hem de hava kirliliğini ciddi oranda azalttı.
New York, 2021 yılında ABD’de araç girişini ücretli hale getiren ilk şehir oldu. Manhattan’ın belirli bölgelerinde uygulanan sistemle, sürücülerden günlük 9 ila 23 dolar arasında değişen bir ücret talep ediliyor. Bu uygulama, toplu taşımayı artırmayı ve trafik sıkışıklığını azaltmayı hedefliyor.
Londra: Trafik yüzde 20 azaldı, toplu taşıma kullanımında artış sağlandı.
Stockholm: Referandum desteğiyle uygulama başarıya ulaştı, hava kirliliği yüzde 14 azaldı.
Milan: Çevre dostu araçlara avantaj sağlayan sistem, karbon salımını düşürdü.
Singapur: Elektronik fiyatlandırma ile trafik ciddi oranda azaldı.
New York: Günlük ücretlerle Manhattan trafiği kontrol altına alındı.
Perşembe
10.9 °
Cuma
13 °
Cumartesi
14.1 °
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.