Türkiye'de siyaset sahnesinde yaşanan gelişmeler gündemde yoğun tartışmalara neden olduğu gibi iktidar ve iktidara yakın kesimlerde de yankı buluyor. AKP'nin politikaları sadece muhalefetin değil eski bürokrat, eski AKP milletvekilleri gibi önemli isimlerden de tepki topluyor.
Son olarak AKP'liler ile eski AKP'li isimler arasında, Ekrem İmamoğlu'nun yargılanma süreci gerginliğe neden oldu.
"AKİL İNSANLARIN DEVREYE GİRMESİ LAZIM"
AKP'yi eleştiri tahtasına oturtan AKP’nin kurucularından Hüseyin Çelik, "Yargılama yöntemini doğru bulmuyorum" demişti.
Çelik, "Toplumdaki bu kutuplaşmayı, bu gerginliği, Türkiye'ye zarar veren bu tansiyonu düşürmek için bazı akil insanların devreye girmesi lazım. Hem Sayın Cumhurbaşkanı'yla görüşmesi lazım hem Özgür Özel'le görüşmesi lazım. Kim olabilir bu isimler? Benim ilk aklıma gelen mesela Sayın Abdullah Gül olabilir. Mesela Sayın Bülent Arınç, Hikmet Çetin, Haşim Kılıç, Ertuğrul Günay gibi toplumda saygınlığı olan, yaşını başını almış, çeşitli görevlerde bulunmuş, sorumluluklar almış insanlar olabilir" ifadelerini kullandı.
"KARDEŞİM' DEDİĞİN İNSANLARA PUSU KURMAYI BIRAK"
Bu sözleri hedef alan AKP'nin bir diğer önemli ismi, eski milletvekili Metin Külünk, sert tepki gösterdi. Sosyal medya paylaşımında 11. Cumhurbaşkanı ve AKP'nin kurucularından Abdullah Gül'e seslenen Külünk, "Sayın Abdullah Gül’e açık çağrı. Sözde 'kardeşim' dediğin insanlara pusu kurmayı bırak! Açık açık siyaset sahnesine çık! Yanına Bülent Bey’i ve diğer arkadaşlarını da al; siyaseti perde arkasından değil, milletin önünde yap! Delikanlı gibi siyaset yap! Sayın Erdoğan’a karşı düello istiyorsan, açıkça yap; pusu siyasetiyle değil" sözlerini kullandı.
İşte Külünk'ün sosyal medya paylaşımı şöyle:
"SAYIN ABDULLAH GÜL’E AÇIK ÇAĞRI.
Sözde “kardeşim” dediğin insanlara pusu kurmayı bırak!
Açık açık siyaset sahnesine çık!
Yanına Bülent Bey’i ve diğer arkadaşlarını da al; siyaseti perde arkasından değil, milletin önünde yap!
Delikanlı gibi siyaset yap!
Sayın Erdoğan’a karşı düello istiyorsan, açıkça yap; pusu siyasetiyle değil!
Finansal Darbenin Arkasında Kim Var?
Ekrem İmamoğlu isimli şahsın adının geçtiği, kuvvetli şüphe, bilgi, belge, delil ve itiraflara dayanan çıkar amaçlı suç örgütü yapılanmasının arkasında kimlerin olduğu artık gün gibi ortada.
15 Temmuz öncesinde ve sonrasında FETÖ hakkında tek kelime etmeyen ekip de bu.
Sayın Erdoğan’ı içerideki sızıntı unsurlarla yalnızlaştırmaya çalışan, onu kilitlemeye uğraşan, AK Parti’yi CHP ile koalisyona mecbur bırakmak isteyen kadro da bu.
Demek ki 15 Temmuz’un arkasındaki sinsi yapı da bu ekip!
Türkiye’yi Oded Yinon Planı ve Büyük İsrail Projesine mahkûm etmek isteyen de aynı zihniyet!
Türkiye’de Siyasal İslamcılık ya da Siyasal Muhafazakârlık adı altında;
Yerlilik,
Vatanseverlik,
Bağımsızlık,
Devletin bekası,
Anadolu irfanı
gibi kadim değerleri tasfiye ettirip paganlaşmanın yolunu açmak isteyen;
“Ümmet” gibi kutsal bir kavramın,
“Dindarlık” gibi kutlu kavramın
arkasına saklanarak bu ülkeyi emperyalizme teslim etmeye çalışan aklı tespit edip ve elemanları ile yüzleşmeden;
ve Müslüman mahallesinde salyangoz satıp salyangozluğu da saklayan bu zihniyetle hesaplaşmadan,
Türkiye bağımsızlık mücadelesinde ne zirveye ulaşabilir, ne de mesafe kat edebilir.
SON SÖZ
Türkiye’nin kaderiyle oynamaya çalışan, içeride ve dışarıda aynı merkezden yönlendirilen bu yapılar;
Sadece bir siyasi mesele değil,
doğrudan milletin ve devletin bekasıyla,
ve hatta insanlığın umudu olan Türk milletinin evrensel sorumluluğuyla ilgilidir.
Gereken açık duruş, açık mücadele ve açık hesaplaşmadır.
Gerisi sadece oyalamadır."