ABD Başkanı Donald Trump, The Atlantic dergisine verdiği röportajda, ilk başkanlık dönemine kıyasla ikinci döneminde attığı adımlardan daha emin olduğunu belirtti. Trump, "İlk dönemimde iki görevim vardı; ülkeyi yönetmek ve hayatta kalmak. Şimdi ise hem ülkeyi hem dünyayı yönetiyorum." ifadelerini kullandı.
İlk başkanlık döneminde birçok iç sorunla mücadele etmek zorunda kaldığını söyleyen Trump, sahtekar olarak nitelediği kişilerle uğraşmak zorunda kaldığını vurguladı. Bugün geldiği noktada ise hem iç hem dış politikada daha güçlü hamleler yapabildiğini dile getirdi. Yaptığı işten büyük keyif aldığını belirten Trump, ikinci dönem kararlarında çok daha kararlı olduğunu da sözlerine ekledi.
Trump, 3. dönem başkanlık ihtimaliyle ilgili yöneltilen soruya ise net bir "hayır" vermedi. Böyle bir arayışı olmadığını ifade eden Trump, yine de farklı seçeneklere açık kapı bıraktı. Trump, "Bu büyük bir kırılma olurdu, değil mi? Belki sadece değişimi başlatıyorum. Yapmak istediğim bir şey değil, ayrıca çok zor olurdu." diyerek, olasılıkları tamamen dışlamadı.
Röportajda, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş da gündeme geldi. Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in barış görüşmelerinde başarılı olacağına inandığını belirterek, "Pek çok hayatı kurtarmaya çalışıyorum. Bu sadece Ukrayna ve Rusya için önemli değil, Üçüncü Dünya Savaşı riskini de önlemeye çalışıyoruz." dedi.
Öte yandan Yemen savaş planlarının yanlışlıkla bir Signal sohbet grubunda paylaşılması skandalına da değinen Trump, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’a olan güvenini vurguladı. Waltz’un medyada aldığı eleştirilere rağmen iyi durumda olduğunu belirtti.
Sınır güvenliği konusunda da Biden yönetimini eleştiren Trump, kendi döneminde sınır politikalarında büyük başarı sağlandığını ifade etti. Ayrıca, ikinci başkanlık döneminde Amerikalı milyarderlerle kurduğu yakın ilişkilere de değinen Trump, artık daha fazla saygı gördüğünü söyledi.