İnsan hakları örgütleri, İran rejimini, “örtünme kurallarına uymadığı gerekçesiyle” gözaltına alınan ve gözaltında hayatını kaybeden Mahsa Amini’nin ölümünün ardından başlayan protestoların ardından idam cezasını topluma korku salmak için kullanmakla suçladı. Raporda güvenlik güçlerine yönelik saldırılarla bağlantılı davalarda 2022’de iki, 2023’te altı ve 2024’te şu ana kadar bir kişinin idam edildiği bilgisi yer aldı.
Sadece protestolarla bağlantılı suçlamalarda değil, uyuşturucu ile ilgili davalarda da idam cezaları arttı. 2023’te 471 kişinin uyuşturucu ile ilgili suçlamalarla idam edildiği belirtildi. İnsan hakları örgütleri, Uyuşturucu suçlamalarının idamlar için bir bahane olarak kullanıldığını öne sürüyor.
Başta İran’ın güneydoğusundaki Sistan-Belucistan eyaletinde yaşayanlar olmak üzere etnik azınlıkların uyuşturucu ile ilgili suçlamalarla idam edildiği belirtildi. 2023’te 167 Sünni Beluç idam edildi, bu sayı toplam idamların yüzde 20’sine tekabül ediyor.
Raporda, İran’da rejimin giderek idam cezasına başvurduğu ve idamların sayısının 2022’ye göre yüzde 43 arttığı belirtildi.