Marta Koyu ihalesi tüm itirazlarına rağmen gerçekleştirildi

İstanbul Burgazada'da bulunan Marta Koyu'nun yaklaşık 45 bin 986 m2'lik alanını kapsayan bölgeyi, ticari faaliyetlere açacak ihale, yargı sürecine rağmen gerçekleştirildi.

Ada sakinlerinin tüm itirazlarına ve yargı sürecinin devam etmesine rağmen ihalenin düzenlenmesi, tepkilere yol açtı.

İhalenin düzenlenmesiyle birlikte, başvuruyla alınacak turizm ruhsatı, aylık 150 bin TL'lik bir bedelle bölgenin turistik işletmelere açık hale gelmesine neden olacak.

Marta Koyu Dayanışması ve Burgazada Mahalle Meclisi, ihalenin gerçekleşmesinin ardından 'mücadeleye devam' vurgulu bir açıklama yayımladı. Açıklamada, ihalenin ilk açıldığı süreçte Adalar Vakfı ile Adalar Belediyesi'nin, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne karşı iptal davası açtığı hatırlatıldı.

Adalıların itirazlarına ve yargı sürecinin halen devam etmesine rağmen ihalenin bugün gerçekleştiğini söyleyen sivil inisiyatif, Marta Koyu'nda bulunan bitki örtüsü, hayvan türleri ve deniz canlıları müdahale edilmeden korunması gereken özel bir alan olduğunun altını çizdi.

3621 Sayılı Kıyı Kanunu'nun hatırlatıldığı açıklamada "Adalarda yaşayanlar olarak Marta Koyu'nun işletmelere açılmasına, doğal yapısının bozulmasına, adaların çeşitli yerlerinde olduğu gibi ekokırıma uğratılmasına karşı durmaya devam edeceğiz" denildi.

Açıklama, 'mücadeleye devam' vurgusuyla son buldu.

'YÜRÜTMEYİ DURDURMA TALEPLİ DAVA AÇILDI'

Burgazada Mahalle Meclisi ve Marta Koyu Dayanışması'nın açıklaması şu şekilde:

"Burgazada’da Marta Koyu olarak bilinen (107 ada 8 parsel) alan Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 2. Bölge Müdürlüğü tarafından 8.5.2024 günü itibariyle kiralanmak üzere ihaleye çıkarıldı.

Marta koyunun kiraya verilmesine yıllardır karşı çıkan Burgazada Mahalle Meclisi, Marta Koyu Dayanışması, adalı sivil insiyatifleri ve adalılar bu ihalenin yapılmaması için Vakfılar Genel Müdürlüğüne talep dilekçelerini posta ve e-mail ile gönderdiler. Aynı zamanda Adalar Vakfı adına Av. Can Bıçakcı tarafından kiralama ihalesinin iptal edilmesi için İstanbul İdare Mahkemesinde yürütmeyi durdurma talepli dava da açıldı.

Adalar Belediyesi de (Belediye Başkanı Ercan Akpolat, Av. Fırat Durak) bir basın açıklaması yaparak Marta Koyunun ihaleye verilmesine itiraz ettiklerini duyurdu ve akabinde ihalenin iptali için dava açtı. Marta koyunun 'koruma alanı' olarak kalması için çalışacaklarını belirttiler.

'İTİRAZLARA VE YARGI SÜRECİNE RAĞMEN ÖZEL BİR ŞİRKET İHALEYİ KAZANDI'

İtirazlara ve yargı sürecine rağmen 8.5.2024 tarihinde ihale gerçekleşti ve özel bir şirket Marta Koyu'nu ve arkasındaki neredeyse tüm ormanlık alanı da içeren 45.986,00 m2’lik bu alanın kiralama ihalesini kazandı.

Ekosistemin önemli bir parçası olan Marta Koyu bugün ki haliyle kıyı çizgisi, sahil yapısı ve parseli belirleyen geniş yamacı henüz bozulmamış bitki örtüsü ve faunasıyla doğal halini korumaktadır. Özellikle kıyı kesiminden 200 metreye kadarki deniz şeridi endemik deniz canlıları, balık türleri, deniz çayırları titizlikle korunması gereken özel bir alandır.

'AĞAÇLAR VE HAYVAN TÜRLERİ MÜDAHALE EDİLMEDEN KORUNMALI'

Aynı şekilde parselin yamaçlarındaki Adalara özgü çalıları, ağaçları, makileri, alanda yaşayan hayvan türleri, göçmen kuşların konaklama alanı hiç müdahale edilmeden korunmalıdır.

Yasalarımızda da açıkça belirtildiği gibi bu tür 'tabii kaynakların işletilmesi yasaktır' ve doğal kaynak olan kıyı şeridi ve yamaçları ticari, turistik vb. işletmeye açılarak kumsal ve devamındaki doğal örtü bozulmamalıdır.

'DOĞAL ÇEVRENİN BAKİR KARAKTERİYLE BAĞDAŞMAYACAK HİÇBİR FAALİYETE İZİN VERİLEMEZ'

Doğal dengeyi ve manzara bütünlüğünü bozacak ve doğal çevrenin bakir karakteriyle bağdaşmayacak hiçbir faaliyete izin verilemez.

Deniz ve kara parçasında Adalar’ın endemik yapısına ait hayvan ve bitki örtüsünün bozulmasına izin verilemez, kıyıyı oluşturan falez ve falezcikler, lagünler, kumsal ve kayalıkların yapısı hiçbir şekilde bozulamaz ve zedelenemez.

ANAYASANIN 43. MADDESİ HATIRLATILDI

Yeni planlarda doğal karakteri korunması gereken olarak lejanta işlenmiş olan bu alan çok sınırlı şekilde ve doğal yapıya zarar vermeyecek şekilde kullanılmalıdır. Bu kullanım ve yararlanma koşulları denetimden sorumlu ve bununla yükümlü idarece doğal alanın taşıma kapasitesinin dışına çıkılmadan yapılmalıdır.

Anayasamızın 43. maddesine göre; “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.”

3621 Sayılı Kıyı Kanununa göre; “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir”

"YARGI SÜRECİ DEVAM EDİYOR"

Adalarda yaşayanlar olarak Marta Koyu'nun işletmelere açılmasına, doğal yapısının bozulmasına, adaların çeşitli yerlerinde olduğu gibi ekokırıma uğratılmasına karşı durmaya devam edeceğiz. Ayrıca yargı sürecinin halen sürdüğünü ve kira sözleşmesinin de imzalanmadığını belirtmek isteriz.

'HUKUKSUZ DURUMA KARŞI MÜCADELE ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ!'

Bu süreçleri hassasiyetle takip edeceğiz. Ancak bilinmelidir ki; tüm itirazlara ve yargı sürecine rağmen hukuka aykırı şekilde bu özel alanla ilgili kira sözleşmesi imzalanması ve alanın özel bir işletmenin takdirine bırakılmak istenmeye çalışılması halinde de bu hukuksuz duruma karşı mücadele etmeyi sürdüreceğiz!

Kıyılar Hepimizin…"