İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökçe, sosyal medya üzerinden paylaştığı açıklamada, sosyal güvenlik sisteminin Türkiye’deki ciddi sorunlarına dikkat çekti. Gökçe'nin, akademisyenlerle birlikte hazırladığı rapor, Türkiye’nin sosyal güvenlik sisteminin mevcut durumunu masaya yatırarak uzun yıllardır süregelen popülist politikaların bu soruna neden olduğunu vurguladı.
Rapora göre, Türkiye'deki sosyal güvenlik sisteminin en büyük sorunu, adil bir sosyal güvenlik anlayışından ziyade popülist siyaset anlayışının etkisiyle şekillenen politikalar. Gökçe, sosyal güvenlik aflarının sıkça çıkarılmasının, popülist bir yaklaşımın uzantısı olduğunu ve bunun Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) alacaklarını tahsil etme ve takip etme konusunda yetersiz kaldığını belirtti.
Ayrıca raporda, yüksek kayıt dışı istihdam oranının sosyal güvenlik açıklarını derinleştiren bir diğer önemli faktör olduğu vurgulandı. İşgücüne katılma oranının düşüklüğü ve işsizlik oranlarının yüksekliği, Türkiye'nin sosyal güvenlik sisteminde kalıcı sorunlar yaratan unsurlar arasında sayılıyor.
Raporda yer alan bir diğer kritik nokta ise SGK'nın kurumsal kapasite eksiklikleri ve denetim yetersizlikleri. Yenidoğan Çetesi'nden ilaç yolsuzluklarına, tıbbi cihaz yolsuzluklarından sahte ilaçlara kadar pek çok yolsuzluk olayı, SGK'nın denetim yetersizliklerini gözler önüne seriyor. Bu da sosyal güvenlik sistemindeki şeffaflık ve güvenilirlik sorunlarını artırıyor.
SGK'nın belediyelerden olan alacaklarının, kurumun toplam borcu içinde küçük bir orana karşılık geldiği belirtilerek, SGK'nın belediyelerin borçları sebebiyle kriz yaşadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı ifade edildi.
Raporda, sosyal güvenlik sisteminde sürdürülebilirliği sağlamak için aktüeryal dengeyi gözeten ve sosyal devlet ilkesine dayanan bir yapı oluşturulması gerektiği vurgulandı. İnsani, sosyal ve mali açıdan sürdürülebilir bir sistemin kurulabilmesi için mevcut sorunların şeffaf bir şekilde masaya yatırılması gerektiği ifade edildi. Ayrıca, kamuda mali disiplinin sağlanması ve israfın önlenmesi için kapsamlı yapısal reformlara ihtiyaç duyuluyor.
Bütçe yönetimi ve mali disiplinin artırılması gerektiği vurgulanan raporda, kamu ve maliye yönetiminde şeffaflık ve kaynakların verimli kullanılması gerektiğine dikkat çekildi.
Sonuç olarak, Türkiye'nin sosyal güvenlik sisteminde yapısal bir dönüşüm gerektiği ve bunun için öncelikle mevcut durumun doğru tespit edilmesi gerektiği ifade edildi. Sosyal güvenlik alanında yapılacak reformların, sadece emekliler için değil, tüm toplum için uzun vadeli faydalar sağlayacağı öngörülüyor.