İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, son dönemde uygulanan parasal sıkılaşma önlemlerinin sanayi sektörü üzerinde yarattığı baskıyı değerlendirdiği yazısında dikkat çeken uyarılarda bulundu. Gazete Oksijen’de kaleme aldığı “Sanayiciler olarak takatimizin kalmadığını herkes bilsin” başlıklı yazısında Bahçıvan, son faiz artışları ve piyasalardaki daralmaya dikkat çekerek “Sanayi sektörümüz üzerinde yeniden ve ne kadar süreceği de belli olmayan bir stres birikimi oluştu” ifadelerini kullandı.
Sanayi sektörünün Türkiye ekonomisindeki yerini vurgulayan Bahçıvan, Türkiye’nin dünya imalat katma değerinde önemli bir yükseliş yakaladığını ve 2023 itibarıyla küresel imalat katma değerinden aldığı payı tarihi bir seviye olan yüzde 1,35’e çıkardığını hatırlattı. Otomotivden gıdaya pek çok alanda güçlü üretim kapasitesine sahip olunduğunu belirten Bahçıvan, aynı zamanda teknolojik dönüşüm, sürdürülebilirlik ve verimlilik gibi alanlardaki eksikliklerin de altını çizdi.
Bahçıvan, dünyada yaşanan siyasi gerilimlerin küresel ticareti olumsuz etkilediğini belirttiği yazısında, “Eski düzenin çökmekte olduğu, yeninin ise henüz şekillenmediği tehlikeli ve riskli bir ara dönemden geçiyoruz” uyarısında bulundu. Bu ortamda Türkiye’nin siyasi ve ekonomik kırılganlıklara karşı dikkatli olması gerektiğini belirtti.
Orta Vadeli Program’a (OVP) olan güvenlerini sürdüklerini ifade eden Bahçıvan, programın bugüne kadar sanayi sektörü tarafından sabırla desteklendiğini belirtti. Ancak son bir buçuk ayda yaşanan gelişmelerin sektörde yeni bir tedirginlik yarattığını dile getirerek, “Ne kadar süreceği belli olmayan yeni bir stres yelpazesi açılmış durumda” dedi.
Enflasyonla mücadeleye olan desteklerini yineleyen Bahçıvan, sanayicilerin bu mücadelede en ağır bedeli ödediğini ve artık dayanacak güçlerinin kalmadığını vurguladı. Türkiye İmalat PMI verilerinin 50,0 eşik değerinin altında seyretmesini örnek göstererek üretimdeki zorlukların sürdüğünü kaydetti.
Bahçıvan, kredi faizlerinde yaşanan yaklaşık 10 puanlık artışın özellikle iç talebi baskıladığını, buna ek olarak küresel ticaretteki daralma beklentilerinin de ihracatçılar açısından ciddi bir risk oluşturduğunu ifade etti.
Avrupa Birliği ile yaşanan vize sorununa da dikkat çeken Bahçıvan, iş dünyasının bu sorunu artık taşıyamayacak noktaya geldiğini belirterek, “Türk iş insanlarının aylarca randevu beklediği bir ortamda AB ile ticari avantajlarımızı yeterince kullanamıyoruz” dedi. Bu krizin kalıcı bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Sanayinin geleceği açısından verimlilik ve teknoloji düzeyinin artırılmasının kritik olduğuna işaret eden Bahçıvan, İstanbul Sanayi Odası olarak Stratejik Dönüşüm Merkezi ve Girişim Sermayesi Yatırım Fonu gibi adımlarla bu dönüşüm sürecine katkı sunacaklarını söyledi.
Bahçıvan, Türkiye sanayisinin güçlü yapısıyla geleceğe dair umudunu koruduğunu belirterek, “Sanayicilerin en büyük hayali tüketimden değil, üretimden itibar kazanan bir Türkiye” dedi ve tüm zorluklara rağmen üretmeye, istihdam yaratmaya devam edeceklerini ifade etti.