Türkiye'nin birinci gündemi ekmek yani ekonomi iken ikinci fay kırılmış gündem 'ekmağım' olmuş yani gayrı meşru ekmağımın peşindeyim der aman arkadaşlar alınıyor gayrımeşru sıfatına; Muharremât veya Şevk-î Nefsânimi desek daha kibar mı olur acaba.
İşin içinde sadece gayrı meşru yok. Bundan sonra gayrı meşruya esastan uzaklaşmamak polemiğe girmemek için'Kazancını Farklı Yollardan Kazananlar' diyeceğiz oda olmaz en iyisi 'Kazancını Serbest Meslekten Kazananlar' diyelim.
Devletin makamın da veya devletten gelen aldatanlar da var bundan sonra onlara hitap ederken 'Devlet Aldatıcıları'diyeceğiz.
Birinci fay hattı 'cemaat, siyaset, devlet' namı diğer 'paralel devlet' dersaneler krizi ile kıvılcım aldı 15 temmuz malum süreç yaşandı.
İkinci fay hattı 'farklı ticaret, siyaset, devlet aldatıcıları' bunların ortağı tek değil öyle anlaşılıyor. Pelikancılar, Süleymancılar, Ağar'cılar yurt dışında aranan malum şahıs yaptığı canlı yayında söylüyor tüm bunları. Bu gurubun senkronizasyon sorunu ve hatalar zinciri rekabeti krize dönüştürdü.
Ve bu gurup 'Kazancını Serbest Meslekten Kazananların' liderini önceden beraberken sonra bypass edince yani devre dışı bırakınca kırıldı ikinci fay hattı.
Gelecek stratejisi bu arenada geliştirilmeye çalışıldı bilmiyorlar mı ki 'Kızıl Elma' en derundur, derin değil.
Derin devlet iktidarın bilgisi dahilinde ki raydan çıkmış devlettir enderun devlet bambaşka bir şeydir, kurmay akıldır, topyekun akıldır derinliği başıboş değildir. Sakindir ve diridir. 16 Türk Devletini sonuçta kuran irade Kızıl Elma olmuştur.
Bilmem anlatabildim mi ?
Herkesin hatırını saydığı inandığı bir doğru vardır, söz dinlenir sular durulur yeni dönem tertemiz başlar.
Her şey birden izah edilmiyor 'gün yüzüne çıkmış bilinenler'inmesaj niteliğinde birazcık açıklanması bu hafta ki köşe yazımın dikkat çektiği konudur.
Ve bu gurup 'Kazancını Farklı Yollardan Kazananların' liderini önce beraberken sonra bypass edince yani devre dışı bırakınca kırıldı ikinci fay hattı.
Sendrom sonuçları nereye gider analitik algoritma meselesi kendileri on kasetten bahsediyor. Şu anda yapılan 'bilineni deşifredir'
'Bilinmiyeni deşifreye' kalmaz işin sonunu öyle düşünüyorum hafife alan yanılır.
Bu dezenformasyon bu bozunma isimleri anılan şahısları sarsmanın ötesin de bilinmeyenlerin deşifrasyonu çözülmeye başlayınca da iktidar 2000'lere neredeyse 90'lara geri döner
2002'de iktidara geldiklerinde ilk icraat illegal örgütleri raptı zapt altına aldılar.
Fırst Majör durum öngörüyorum yani taammüllerin dışında bir öngörü bu sayın Cumhurbaşkanımız deşifre olanları adli garanti ile koruyarak rafa kaldırır. Kazancı Serbest Meslek olanları kızağa çeker devletin derin beka işlerini uluslararası ve lokal ulusal işlerini dengeler ve mecrasına bırakılır.
Kısacası 2000'li yılların eskiyen yüzü tasfiye sürecine girme eğiliminde yeni döneme temizlik yapılıyor zemin hazırlanıyor olabilir.
'la casa de papel' filmini ilk karantina günlerinde evlat kontenjanından bir dostumun tavsiyesi üzerine izledim ilk bölümler ekonomik sıkıntılardan ötürü ticari çekilmiş ancak sonrasında çok iyi performans göstermiş dosta sordum 5. sezon başlamak üzereymiş dün ya da izleme rekorları kıracakmış. Senaryo suçlunun halk karşısında halkı uyandırışı.
Evet örgüt suçlu İspanya Merkez bankasındaki altınları çalıyor milyonlarca dolar para basıyor o paraları halka dağıtıyor çünkü o paralar devlet siyaset ticaret üçgeninde ve karşılıksız basılan paralar İspanya halkı zulümdeyken. Böyle bir suçlu çıkıyor ve film müziği 'Çav Bella' 'Ernesto Che Guevara'senaryonun ilham kaynağı. Ve milyonlar destekliyor ünü yurt dışına taşıyor ve imajları oluşuyor.
Sonuç: Bilinenler konuşulmaya başlayınca
İki milyon dört yüzbin izleyici on milyonları geçer ilk kasetler acemi çekilmiş gittikce düzelir medya jeneriğine uygun halkın algısına göre danışmanlar geliştirir.
Korkan insanlar konuşan insanı suçluda olsa içten içe sevmese de yanında olmasa da tutar.
Tecrübemiz ve bilgimiz yeterlidir böyledir tevazu bu konuda göstermeyeceğim.
Malum bahsedilen konularda en iyi analizi tarafsız yapacak insanım öncelikle milletten yanayız 'Millet İçin Devlet'den yanayız.
Reyting için konuşacak yazacak ortalıklarda dolaşacak değiliz sadece akademik formasyonumuzu tecrübe ve birikimimizle birleştirip mesaj vermek istedik.
Bizi tanıyanlar çok iyi bilir nasıl Kadıköy'lü olduğumuzu nasıl devlete bağlılığımızı ve siyasi bilinen tecrübemiz hem siyaset bilimi hem pratik vakıf biri olarak söylüyoruz bu konuyu hafife almayınız.
Gerek duyarsak devamını yazarız.
Marina konusundaki iddiaya gelince, sayın Ağar'ın tek başına işi değildir o, Sayın Aliyev'in ve Sayın Cumhurbaşkanımızın bilgisi dahilin de verilmiştir başka türlü olmaz mafya çökmesin dediği kontrol mafya da olmasın.
Önemli olan marinaya kimin çöktüğü değil. Liman trafiğinin içeriğidir. Yeni gelen iktidar bakar çökme işine alır veya almaz o zaman ki süreç.
Sayın Soylu, terörle mücadele de devletin ve milletin övgüsünü almıştır. Verilen sözler tutulmamış oda ayakta kalmak tutunmak için parti içi önemli mücadeleler vermiştir bazen belki de yapmak istemediği şeyleri yapmak zorunda kaldığı da olmuştur bilemiyoruz.
Bu malum olayda Soylu üzerinden geliştirilip ihale sonuçta Sayın Soylu'ya çıkartılabilir?
Biz şak şakcı değiliz güzel günde alkışlayalım zor günde sinelim dar ağacına gitsek de geçmişimizin özüne hatırlatmadır dikkat ciddi tuzak daha önce bir iki kez denendi başarılamadı. Bu sefer ki tuzak çok derin.
Aktif görevde olan sizsiniz diğerleri evladım Damat ciğerim Mehmet.
Daha sakin daha sakin daha sakin milletimin ahı yanlış kişilerden çıkmasın daha sakin.
Bu arada ev araması anne ve küçük çocuklar evin dışındayken yapılsaydı daha doğru olurdu aileye nezaket devlet asaletidir çocuklar çok küçüktü.
Sayın Ağar'ıbu konu teğet geçer adli açıdan. Ancak emniyetteki aktif danışmanlığı devam eder mi en derun mesele.
Dava 'Millettir.'
Dava 'Millet İçin Devlettir.'
Devlet Ebed Müddettir.
Gerisi teferruattır gelir geçer.
Geçiyor.
