Ufuk Sarıgül

Tarih: 04.07.2025 10:33

Dalışın Karanlık Yüzü: Turizm Bölgelerinde Can Güvenliği Tehlikede

Facebook Twitter Linked-in

Yıllarımı suyun altına adamış bir eğitmen olarak, nefesimle sınırları zorladım, derinliklerde suyun gerçek sessizliğini soludum, su altı dünyasının bana öğrettiği disiplini, saygıyı ve sorumluluğu benimsedim.

Ama bugün, suyun altı kadar berrak olması gereken bu camiada yaşananları görmezden gelemem. Çünkü görüyorum: Hak etmeden verilen bröveler, yetki kavgaları, masa başında dağıtılan yetkisiz belgeler… Hepsi, yıllardır emek veren benim gibi eğitmenlerin çabasını ve dalışa gönül verenlerin güvenini zedeliyor.

Bir de işin turizm bölgelerinde büyüyen karanlık yüzü var. Özellikle sahil beldelerinde 12-13 metreye kadar “discovery” tanıtım dalışları adı altında, turistlere dakikalar içinde dalış yaptırılıyor. Bu dalışların fiyatları genellikle 150 ila 300 Euro arasında değişiyor. Bazı popüler merkezlerde ise tanıtım dalışı fiyatları 400 Euro’ya kadar çıkabiliyor. Ancak ne güvenlik kuralları tam uygulanıyor ne de bir denetim var. Yasaların belirlediği 9 metre sınırı hiçe sayılıyor. Bazı yerlerde bu sınır aşılıyor, bazılarında çok daha sığ ya da derin dalışlar yapılıyor. Tek amaç: müşteriyi memnun etmek, para kazanmak.

15 dakikada plansız, kuralsız tüplü dalışlarla insanların canı adeta kumar masasına sürülüyor. Kimse sormuyor: Bu insanları kim hazırlıyor? Ekipman uygun mu? Dalış planlaması var mı? Acil durum prosedürü ne? Maalesef bunları kontrol eden etkili bir mekanizma yok.

Bir eğitmen olarak, çünkü o belge bir dalgıcın güvenliğini, bilgeliğini ve doğaya saygısını temsil eder, bu duruma sessiz kalamam. Ancak bugün bazı yerlerde bröveler hak edilmeden dağıtılıyor, sahada yeterlilikten uzak kişiler para kazanıyor, ekosistem hiçe sayılıyor.

Ben buna sessiz kalamam. Çünkü bu iş benim işim değil, hayatım. Benim ismim, emeğim, su altındaki her nefesim bu camianın temiz kalması için.

Buradan çağrı yapıyorum:

Dalış sporunu gerçekten seven herkes, bu kirli düzeni görsün. Denetimler sıkılaştırılsın, belgeler şeffaf şekilde verilsin, turizm uğruna insanların canıyla oynanmasın.

Bir eğitmen olarak derinliklere değil, temiz bir geleceğe dalmak istiyorum. Ve biliyorum ki yalnız değilim.

Hepimiz nefesimizi tutarken bu camiayı da tertemiz nefeslerle ayakta tutabiliriz.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-DT9JLG88B3