Çiğdem Toker

Enerjide "sipariş" gibi torba kanun

Yenilenebilir enerji alanındaki üretim tesisleri için yapılan yarışmalı ihalelerde, bakanlıkça belirlenen tavan fiyatta TL para biriminden vazgeçiliyor.


Çiğdem Toker


Enerjide "sipariş" gibi torba kanun

Yenilenebilir enerji alanındaki üretim tesisleri için yapılan yarışmalı ihalelerde, bakanlıkça belirlenen tavan fiyatta TL para biriminden vazgeçiliyor.


Torba Kanun ile getirilen ve birçoğu sektör oyuncuların avantaj ve kolaylık sağlama olarak değerlendirilebilecek düzenlemelerin önemli bir kısmının Birleşik Arap Emirlikleri ile imzalanan ve Dışişleri Komisyonu'nda görüşülmeyi bekleyen anlaşma ile bağlantılı olabileceği belirtiliyor

AKP milletvekilleri imzasıyla TBMM'ye getirilen ve yedi ayrı kanunda değişiklik yapan yeni torba kanun, enerji alanında sektör oyuncuları için hazırlanmış "sipariş" nitelikli maddeler içeriyor. Maden, doğalgaz, yenilenebilir enerji alanında iş yapan şirket ve ülkeler için hazırlanan bu enerji torbasında, AKP iktidarın ihtiyaçlarına özel, "nakış" gibi işlenmiş düzenlemeler yer alıyor.

Yarın (Perşembe) Sanayi Komisyonu'nda görüşülmesi beklenen, 15 maddelik bu kanun teklifi, şu kanunlarda değişiklik yapacak:

- Maden Kanunu

- Kıyı Kanunu

- Doğalgaz Piyasası Kanunu

- Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun

- Enerji Verimliliği Kanunu

- Elektrik Piyasası Kanunu

- Nükleer Düzenleme Kanunu

TL'den tekrar dolara dönüş

En önemli değişikliklerden biri:

Yenilenebilir enerji alanındaki üretim tesisleri için yapılan yarışmalı ihalelerde, bakanlıkça belirlenen tavan fiyatta TL para biriminden vazgeçiliyor. Berat Albayrak'ın Enerji Bakanlığı döneminde ABD Doları olarak belirlenen tavan fiyat için, bundan dört yıl önce yapılan yasa değişikliğiyle TL'ye geçilmişti. Meclis'teki torba kanunda, tavan fiyatta TL'yi detaylı anlatan maddenin kaldırılarak yerine şu ifadenin gelmesi öngörülüyor:

"Yarışmaya ilişkin usul ve esaslar ilgili yarışma şartnamesinde Bakanlık tarafından belirlenir. Yarışma sonucunda oluşan fiyat ve/veya bedel, yarışma şartnamesinde belirlenecek süre boyunca YEK Destekleme Mekanizması kapsamında değerlendirilir."

Bu ifade de sektör ilgilileri tarafından, yenilenebilir enerji yatırımlarındaki, üretim alımlarında devletin ABD Doları'na dönüşü olarak yorumlanıyor.

Kıyı Kanunu'nda yapılacak bir değişiklikle, "denizde" ifadesi "suda" olarak değiştiriliyor. Kanun'un 6. Maddesinin Başlığı:

"Kıyı, Kıyı Kenar Çizgisi, Sahil Şeridi, Planlama ve Yapılanma Kıyının Korunması, Yapı Yasağı, Kıyı ve Denizde Yapılacak Yapılar"

Bu değişiklikle, deniz üstünde yapılacak enerji tesisleri, sadece deniz değil, göl, ırmak vs gibi deniz dışındaki su kaynaklarını da kapsayacak şekilde genişletileceği belirtiliyor.

İmar planı olmadan santral

Asıl önemli değişiklik de bundan sonra geliyor. Kıyı Kanunu'nun söz konusu 6. Maddesine şu fıkra ekleniyor:

"İçme- kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar ile bu Kanun kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere denizler, baraj gölleri, suni göller ve tabii göllerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yenilenebilir enerji kaynak alanı olarak ilan edilen alanlarında imar planı yapılmaksızın yenilenebilir enerji üretim santralleri kurulabilir.

İçme- kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar ile bu Kanun kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere baraj gölleri, suni göller ve tabii göllerde imar planı yapılmaksızın 14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa göre hidrolik kaynaklara dayalı önlisans veya üretim lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından yenilenebilir enerji kaynağına dayalı birden çok kaynaklı üretim tesisi kurulabilir."

Böylece doğal ve suni göller, baraj göllerinde imar planı yapmadan enerji üretim tesisleri yapılabilmesinin önü açılıyor.

"Sıvılaştırma" ekleniyor

Doğalgaz Piyasası Kanunu'na eklenen bir maddeyle doğalgaz sıvılaştırılması da faaliyet alanlarına ekleniyor.

Torba kanun; Türkiye'de üretilen ya da ithal edilen doğal gazın sıvılaştırılarak yurt dışına ihraç edilmesi ya da yurt içinde yeniden satışı amacıyla kurulacak sıvılaştırma tesislerini işletecek tüzel kişiler için düzenleme yapıyor.

Öte yandan doğalgaz depolaması faaliyetinde bulunan şirketlerin uyması gereken koşul ve kurallara istisna getiriliyor. Söz konusu kuralları listeleyen maddenin altına şöyle bir cümle ekleniyor:

"Yüzen LNG tesislerinin işletilmesi ve yer değişikliği kapsamında Bakanlık görüşü alınarak sağlanacak istisnalar Kurul tarafından bu madde uyarınca yayımlanan usul ve esaslarda düzenlenir."

Enerji torbası BAE imtiyazı ile bağlantılı

Sıvılaştırılmış doğalgaz depolama tesisleri konusunda da sektör oyuncularına "çok iyi" gelecek bir değişiklik var. Yeni yapılacak tesisler ile mevcutlarda kapasite artışı olacaksa, EPDK, bakanlığın görüşünü alarak, sisteme erişim hükümlerinden muaf tutulabilecek.

Torba Kanun ile getirilen ve birçoğu sektör oyuncuların avantaj ve kolaylık sağlama olarak değerlendirilebilecek bu düzenlemelerin önemli bir kısmının Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile imzalanan ve Dışişleri Komisyonu'nda görüşülmeyi bekleyen anlaşma ile bağlantılı olabileceği belirtiliyor.

Nükleer santraldan yenilenebilir enerjiye, bataryadan doğalgaza kadar enerjinin birçok alanında BAE'ye imtiyaz niteliğinde avantajlar sağlayan bu anlaşmanın ayrıntılarını kamuoyuna duyuran iki yazı yazdığımı anımsatayım.

Velhasıl; CHP, bir kısmı ne kadar isabetli ve ne kadar "halkçı" olduğu çok tartışılan yerel seçim adaylarını belirlemekle meşgulken, iktidar bir yandan seçmen iradesine meydan okuyarak Can Atalay'ın vekilliğini düşürme hamlesi yapıp diğer yandan ömrünü yeniden konsolide etme hedefine yönelik; yerel, Körfezsel ve küresel nitelikli imtiyazlı avantajlı emrivaki "torbaları" getirmeyi sürdürüyor.

https://t24.com.tr/yazarlar/cigdem-toker/enerjide-siparis-gibi-torba-kanun,43332