Arslan Bulut

Tarih: 23.12.2024 12:42

Enflasyon hırsızlık ise çalınan para kimin cebinde?

Facebook Twitter Linked-in

Henüz genç bir gazeteciyken, anarşizmin kuramcısı sayılan Proudhon’un “mülkiyet hırsızlıktır” sözü üzerinde epey kafa yorduktan sonra insanoğlunun mülk edinme hırsının, tarih boyunca önüne geçilemediğini, sosyalizm veya komünizmin de soruna kesin bir çözüm getiremediğini düşünmüş ve modern dünyada hırsızlığın enflasyon yoluyla yapıldığından yola çıkarak 1991 yılında Tercümen gazetesinde “Enflasyon hırsızlıktır” başlıklı bir yazı yazmıştım.

Bu tarihten 21 yıl sonra dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, “Enflasyon, çalışanın alın terinden, sanayicinin kârından, vatandaşın cebinden yapılan modern hırsızlıktır.” dedi.

Aynı dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2013 yılında, “Para, karşılıksız basıldığı zaman değeri düşüyor. Herkesin cebinden maaşının belli bir kısmını çalmak devlet eliyle hırsızlıktır. Bilerek üretilen enflasyon, en büyük hırsızlıktır. Aynı şekilde faiz, aynı şekilde, karşılıksız para basmak modern hırsızlıktır. Kendi hükümetimiz döneminde Merkez Bankamız tek kuruş karşılıksız para basmadı. Onun için enflasyon düştü.” dedi.

***

Babacan, 2024’ün Mart ayında da, DEVA Partisi Başkanı olarak, “enflasyon hırsızlıktır” sözünü tekrarladı ve şöyle konuştu:

“Gerçek enflasyon, halkın enflasyonu yüzde 130 iken tutup da TÜİK’e yüzde 65’lik bir enflasyon açıklatıp, emeklinin de maaşına ona göre zam yaparsanız, o zaman emeklinin hakkına girmiş olursunuz, emekliyi fakirleştirmiş olursunuz. Gerçek enflasyonla, halkın yaşadığı enflasyonla TÜİK’in açıkladığı enflasyon arasındaki farkla da emeklimizi mağdur etmiş olursunuz.

Sadece seçimden bu yana kadar kur korumalı mevduatın kur farkı için Merkez Bankası'nın karşılıksız para basıp da mevduat sahiplerine ödediği rakam bir trilyon lirayı geçti. Bakın bütçede bu yıl tarım desteğinin miktarının tamamı 91 milyar; sadece kur korumalıya Merkez Bankası'nın karşılıksız para basıp da ödediği bir trilyon... Para bastırınca da enflasyon oluyor. Karşılıksız para basan bir ülkede enflasyon düşer mi ya? Bunu gizli yapıyorlar bakın, açıklamıyorlar. Ne kadar para bastıklarını söylemiyorlar. Biz işi bildiğimiz için Merkez Bankası'nın bilançosuna şöyle bir derinlemesine giriyoruz çıkıyoruz ve anlıyoruz ki bunlar para basıyor çünkü rakamlar ortada.”

DEVA Partisi Balıkesir Milletvekili Burak Dalgın da, “Enflasyon hırsızlıktır. Ancak enflasyonu yapay şekilde düşük göstererek memurun, emeklinin, dulun-yetimin ve asgari ücretlinin maaşına göz dikmek, katmerli hırsızlıktır” dedi.

***

Ekonomist İbrahim Kahveci, “Enflasyon hırsızlıktır, vatandaşın maaşından çalmaktır” diyor.

Prof. Dr. Ahmet Saltık, “Enflasyon=kitlesel kapitalist hırsızlık” diye konuşuyor.

Gazeteci Abdurrahman Dilipak, “Hiçbir şey başından beri normal, kendi mantığı içinde ilerlemiyor. Enflasyon, hırsızlıktır. Para kaybolmaz, bu iş bir kumara benziyor, birileri kaybediyorsa, birileri, kazanıyor. Asıl kazanan ve bu dünya ölçeğinde kaybetmeyen tek kişi kumarhane sahibidir. Döviz yükselirken de düşerken de kazananlar aynı çevreler, kaybedenler ise ülke.” diye yazıyor.

Mümtaz’er Türköne de "Enflasyon en örgütlü ve kitabına en uygun görünen hırsızlık usulüdür. Devlet bütün ciddiyeti ile elini halkın cebine sokar, bir sülüğün kanı emmesi gibi halkın parasını çalar." görüşünde...

***

Kısacası, enflasyonun hırsızlık olduğunda şüphe yok.

Cebinden parası çalınanlar ise emekliler, asgari ücretli işçiler ve devlet memurlarıdır.

Buna rağmen işçi ve memur sendikaları, görevlerini yapmıyor ve gerçek enflasyon farkı kadar ücret bile isteyemiyor! Bu üç grup dışında kalan esnaf, zanaatkâr veya iş adamlarının enflasyon diye bir derdi yok çünkü bütün ürünlere veya hizmetlere gerçek enflasyon oranında zam yapıyorlar.

Meselâ hizmet sektöründe iyi bir marangozun günlüğü beş bin liradır. Her gün çalışırsa aylığı 150 bin liraya gelir. Sadece hizmet değil ürün de üreterek, kazancını ikiye üçe katlayabilir. Demirci, sıvacı, boyacı, kalıpçı, su tesisatçısı gibi inşaat işlerinde çalışan ustalarda da durum böyledir.

En çok ezilen, emekliler, asgari ücretli işçiler ve memurlardır. Bunu da herkes görüyor ama ses çıkarmıyor... Enflasyon hırsızlıksa, bundan kim faydalanıyor belli değil mi? Devlet, sabit gelirliden kestiğini zengine, parası olana aktarıyor. Bu kumarhanenin sahipleri belli...

Ülke, ücretli-maaşlı çalışanların sırtına binmiş, kıyamete gidiyor.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/enflasyon-hirsizlik-ise-calinan-para-kimin-cebinde-871070h.htm


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-DT9JLG88B3