Bugün biraz eski Türkiye’den bahsetmek istiyorum. Tüp, yağ, şeker, benzin kuyruklarını hatırlamayan bir toplum olduk. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’de her türlü temel ihtiyacımızı çok kolay karşılayabiliyoruz.
Ne her hangi bir ürün için karaborsa var ne de bulunmayan bir ürün. Uzun hastane ve ilaç kuyruklarını saymıyorum bile. Sedyede unutulan hastalar, sağlık ekibi olmadığı için köyünde ölen insanlar artık günümüz Türkiye’sinde yok. Teknoloji çağını yaşıyoruz. Eski cezaevleri de artık yok. Ne mahkumlara aileleri odun kömür götürüyor ne de yiyecek. Devletimiz cezaevlerinde Avrupa ve dünya standartlarının üzerinde bir yapıya kavuştu.
Eskiden cezaevleri ya terör örgütlerinin eğitim kampına dönüyordu ya da birileri o cezaevinin ağası oluyordu cezaevi müdürünün etkinliği de sıfıra düşüyordu. İçeriye sokulan telefonlar, silahlar, kesici aletleri hiç saymıyorum. Eski gazete manşetlerini de bir kenara bırakıyorum görmeniz için. Neden konuyu cezaevlerine getirdim dediğinizi duyar gibiyim. Elazığ açık cezaevinde meydana gelen olaydan bu noktaya geldim. Akla hayale gelmeyecek bir olay.
Bunu gizlemek ya da bu eylemi basit görmek niyetinde değilim. Ancak şunu da bilmenizde fayda var hiçbir açık cezaevinde dışarıda jandarma ya da özel güvenlik beklemez. Açık cezaevlerimde güvenlik tedbirleri de içeriden dışarıya firar edilmemesi yönünde alınır. Ayrıca Elazığ’daki açık cezaevinden Türkiye’de sadece 3 tane var. Özelliği ise şu. Burada bakımını kendisi yapamayan mahkumlara sağlıkçı cezaevi personelleri hizmet veriyor. Böylesi önemli bir merkezde bu olayın olması bir Elazığlı olarak beni derinden yaraladı. Kendi memleketimin böyle bir konuyla ülke gündemine gelmesi Elazığ’ın tanıtımına da kötü bir örnek teşkil etti.
Milliyetçi bir il olan Elazığ’da bu tür olayların tekrarlanacağını sanmıyorum. Burada Elazığ’ın yiğit ve mert evladı cezaevleri genel müdürü Enis Yavuz Yıldırım’ın yaptığı başarıları da gözardı etmemek gerekiyor. Yaptığı başarılı çalışmalarla Türkiye’deki cezaevlerine yurtdışından çok sayıda ödül getirdi. Eski Türkiye’yi özleyenlere ve Elazığ’da yaşanılan olay üzerinden devletimize ateş edenlere paye vermeyelim.