Maliye politikası sadece kırtasiye vb. gibi birkaç kalemde genelgeyle açıklanan tasarruf tedbirleriyle olmuyor. Gerçek anlamda etkili maliye politikası, yolsuzlukları önlemekle olur
Ekonomi yönetiminin, dezenflasyon kavramıyla kastettiği şeyin, enflasyonla mücadele olduğunu biliyorsunuzdur mutlaka. Yine de bu kavramı görüp duydukça, ısrarla enflasyon mücadele diye açmak gerekiyor.
Çünkü sadece "dezenflasyon" denildiğinde; kayırmacı, kapalı, gizli sözleşmelerle bütçeyi tırtıklayan ve keyfi politik tercihlerin bir sonucu olan enflasyonun; toplumsal sorunları büyüten, suç oranının artmasına yol açan ekonomik eşitsizlikte büyük payı olduğu gerçeğinin üzeri örtülmüş oluyor.
Böyle bir giriş yapmamın nedeni, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan’ın salı günü (6 Mayıs 2025) TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda bu konuda yaptığı sunum.
Banka’nın son dönem faaliyetleri ile politikaları hakkında açıklamalarda bulunan Karahan, dezenflasyon sürecine dair kararlılığın sürdürüleceği mesajını verdi.
Merkez Bankası Başkanı fiyat istikrarı sağlanana kadar, sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğini de söyledi. Kur Korumalı Mevduat (KKM) hakkında bilgi verirken 2023 Ağustos ayında 140 milyar doların üzerine kadar çıkan KKM bakiyesinin 19 milyar dolara kadar gerilediğini vurguladı. KKM bakiyesinin azalmasının da TL mevduat payını arttırarak parasal aktarım mekanizmasını güçlendirdiğinin ve bilanço risklerini azalttığının altını çizdi.
* * *
Ancak mevcut tablonun nedenleri ve siyasi sorumluluğu ortadayken -belki doğası gereği- teknik yanı ağır basan bu bilgilendirme, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nun muhalefet partilerine mensup vekillerini pek ikna etmedi. Nasıl etsin?
Bu tablonun en önemli iki sebebinden ilki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düşük faiz inadı yani talimatlı ve yanlış faiz politikalarıyken, diğeri de İBB Başkanı İmamoğlu’na yönelik diploma iptali, gözaltı, tutuklamalarla süren ve bugün de X hesabının kapatılmasına tanık olduğumuz ağır baskı ile kuşatma harekatı.
Böylesi bir ortamda, bağımsız olduğu iddiasına rağmen bir Merkez Bankası başkanının iktidarı ve Erdoğan’ı sorumlu tutacak bir dil kullanması imkansıza yakın bir ihtimal. Nitekim öyle oldu ve Karahan steril ve teknik bir dile ağırlık vererek, Erdoğan politikalarının yol açtığı olumsuzluğu gerçek duruma hiç değinmeden kenarından ve dolaylı ifadelerle aktardı.
Hal böyle olunca da muhalefet partili Komisyon üyelerinin eleştirel değerlendirmeleri gecikmedi.
Hani haziran 2025’te dezenflasyon süreci tamamlanacaktı
CHP İzmir Milletvekili Aşkın Türeli hazırlıklı gelmişti. Komisyon’a 2023 Ağustosunda yapılan sunuşu yanında getiren Türeli, şu hatırlatmada bulundu:
“Bu sunuş, üç dönemden oluşuyor: Eylülde başlamış. Haziran 2024'e kadar bir geçiş dönemi vardı. Haziran 2024'ten haziran 2025'e kadar yani bir ay sonraya kadar bir dezenflasyon dönemi olacaktı, arkasında da haziran 2025'te dezenflasyon tamamlanmış olacaktı süreçte ve istikrar dönemi olacaktı ama nerede? Daha dezenflasyonu gerçekleştirmiş değiliz ve ne zaman gerçekleşeceği belli değil."
Gerçekten Orta Vadeli Program’a (OVP) göre yıl sonu enflasyon hedefi önce yüzde 17,5’ti. Merkez Bankası tarafından önce yüzde 21, sonra yüzde 24’e çıkarıldı. Hesapta 2026 sonunda tek hane olacaktı. 2027 yılına ötelendi bu hedef de.
İYİ Parti Samsun Milletvekili de Karahan’ın sunumdaki ifadelerini eleştirdi. “Son dönem finansal gelişmeler” diye üstü kapalı anlatımlar kullandığını söyleyerek net olmamakla eleştirdi Merkez Bankası Başkanını. Erhan Usta’nın önemli bir eleştirisi de Merkez Bankası Başkanı Karahan’ın maliye politikalarına dair bir şey söylemeyişi oldu. Geçmiş dönemlerde Merkez Bankası başkanlarının maliye politikalarına dair değerlendirmeler yaptığını hatırlattı.
Gerçekten de yakın tarihimiz esaslı maliye politikaları uygulanmadıkça para politikasının tek başına sonuç getirmeyeceğini gösteren örneklerle dolu. Gelin görün ki maliye politikası sadece kırtasiye vb. gibi birkaç kalemde genelgeyle açıklanan tasarruf tedbirleriyle olmuyor. Gerçek anlamda etkili maliye politikası, yolsuzlukları önlemekle olur. Yolsuzlukları adıyla anarak, ortadan kaldırma vaadiyle olur.
Ama ne gezer... Bu sunumun yapıldığı günün ertesinde, aynı Komisyon’da, AYM’nin iptal ettiği maddeler için getirilen torba yasayla kamunun finanse ettiği TRT, kamu ihale kanunundan muaf olmak istedi. Aralarında bu maddenin de yer aldığı AKP yapımı torba yasa Komisyon’da kabul edildi.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek kamu ihale kanunu reformu hakkında ne düşünüyor merak ettik biz de.
https://t24.com.tr/yazarlar/cigdem-toker/kamu-maliyesiz-dezenflasyon-nereye-kadar,49822