Dünyada en önemli diplomatik toplantılardan biri olarak öne çıkan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu 24-30 Eylül tarihleri arasında New York'ta düzenlenecek. BM Genel Merkezindeki toplantılarda üye ülkelerin devlet ve hükûmet başkanları güncel küresel ve bölgesel sorunlara yönelik fikirlerini katılımcı devlet temsilcileri ile paylaşacaklar.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Genel Kurulda diğer devlet liderlerine hitap edecek. Ülkemize yakın bölgelerde konumlanma savaşlarının yaşandığı bir süreçte vereceği mesajlar dikkatle izlenecek. Bunların yanında, Kıbrıs’taki çözüm süreciyle ilgili olarak Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesinin önemini de vurgulaması bekleniyor.
Genel Kurul kapsamında New York’ta bulunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile 28 Eylül’de bir görüşme gerçekleştirmesi planlanıyor. Görüşmenin içeriğinde Kıbrıs’ta gelinen son aşamanın değerlendirileceği tahmin ediliyor.
Bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan 20 Temmuz’da Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 50. yıl dönümü vesilesiyle KKTC’yi ziyaret etmişti. Yunanistan ile iyi komşuluk ilişkileri geliştirme isteğinden bahsetmişti. Bunun akabinde, Başbakan Miçotakis de Türkiye ile ilişkilerde yeni bir beyaz sayfa açma niyetini belirten açıklamalar da bulunmuştu. Beş yıl aradan sonra Türkiye’nin Avrupa Birliği Gymnich Toplantısına katılımı sonrasında Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Yerapetritis de Türkiye'nin Avrupa ilerleyişinden yanayız ifadelerini kullanmıştı.
Yaşanan ikili olumlu gelişmelere ek olarak BM Genel Kurulu kapsamında ABD’de bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis arasında bir görüşme olacak. Bahsi konu görüşme siyasi diyaloğun gelişmesine katkı sağlayacak türdendir. Siyasi diyalog hâliyle ticari ilişkilerde de yükselişi beraberinde getirecektir. 2023 yılında Türkiye-Yunanistan ikili ticaret hacmi 5,8 milyar dolar seviyesindeydi. Yapılacak ticari girişimlerle bu seviyenin yakın vadede 10 milyar dolara erişmesi hedeflenmektedir.
BM dünya siyasetini ilgilendiren konularda etkin çözümler sunamadığı yönüyle eleştirilmektedir. Türkiye-Yunanistan ilişkilerindeki iyileşmenin siyasi ve ticari boyutları haricinde Kıbrıs konusunda da olumlu sonuçlar meydana getirmesi söz konusudur. Böyle bir durumda Ada’nın garantör devletlerinden Türkiye-Yunanistan arasındaki bir nevi centilmenlik anlaşması çözüme büyük destek olacaktır.
Şunu belirtmek gerekirse, Kıbrıs’taki sürüncemeden çıkış yolu olarak Yunanistan’ın ve Güney Kıbrıs’ın KKTC’nin varlığını ayrı bir devlet olarak kabullenmesinden geçmektedir. Bu gerçekten hareketle Yunanistan’ın Kıbrıs’taki iki devletin (KKTC ve GKRY) iş birliğine yardımcı olması, iki halkın birbirleri ile ilişkilerini barış ve güven içinde geliştirecek bir konsensüsü teşvik etmesi Doğu Akdeniz’de huzura ve refaha imkân sağlayacaktır.
