Işıner Güngör

Tarih: 15.11.2024 12:43

KKTC 41 Yaşında

Facebook Twitter Linked-in

Akdeniz’in mavi incisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’miz (KKTC) 15 Kasım 1983 tarihinde anavatanımız Türkiye’nin destekleriyle resmî olarak kurulmuştur. O tarihlerde var olan Kıbrıs Türk Federe Devleti’nden 40 milletvekilinin imzası ile bağımsızlığını ilan etmiştir. Bu yıl Akdeniz’deki vatanımızın 41’inci yılını kutluyoruz.

KKTC, self-determinasyon ilkesine dayanarak bağımsızlığını tüm dünyaya duyurmuştur. Barış ve çözümden yana tavır takınılacağı Rum tarafına ve garantör devletlere bildirilmiştir.

Çetin mücadeleler sonucunda bağımsızlık ilan edilmiş, ilk kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük ve Kıbrıs Türk Federe Devleti Başbakanı Osman Örek’in sevinçli kalabalığı selamladığı konuşmanın fotoğrafı zihinlere kazınmış karelerdendir.  

Halka hitap eden Cumhurbaşkanı Denktaş, “Başınız dik, korkusuz yaşayasınız. İnsan haysiyeti içerisinde yaşayasınız diye ağabeylerinizin vermiş olduğu mücadele bu noktada bitmiştir. Şimdi bu eser hepinizindir. Dağ başını duman almış yürüyelim arkadaşlar” diyerek askerî mücadelenin son bulduğunu artık modern devlet anlayışıyla bir şeyler yapmaya odaklanacaklarının da mesajlarını vermiştir. 

Bundan tam 41 yıl önce Ada’daki Türk varlığı siyasi olarak taçlanmıştır. Askeri ve siyasi türbülansların son bulduğu, Türk halkının özgür iradesini rahatlıkla ortaya koyabileceği huzur iklimi egemen olmaya başlamıştır.

KKTC kurulmuş olduğu yıldan günümüze kadar geçen sürede Akdeniz’in istikrarlı bir devleti olarak dikkat çekmekte, turizm ve eğitim alanında bir dünya markası olarak kendini kanıtlamaktadır. Yurt dışındaki basın yayın kuruluşlarında uluslararası yatırımcılara cazip fırsatlar barındırdığından bahsedilmektedir.

Rum kesimin uluslararası arenadaki tüm engellemelerine rağmen Kıbrıs’ımız anavatan Türkiye’mizin değerli destekleriyle tam bir refah devleti olma aşamalarını hızlı bir şekilde kat etmektedir. 

Bunların yanında, Türkiye haricinde diğer devletler de Ada’da iki ayrı devlet ve iki ayrı halk olduğu konusuna aşinadırlar. Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün yolu siyasi eşitlikten geçmektedir.

Gelecekte uluslararası teşkilatların işlevinin artacağına ve kural temelli bir anlayışın uygulanabilir olacağına yönelik iyimser beklentilerim çerçevesinde Birleşmiş Milletlerin Kıbrıs meselesinin çözümünde yapıcı roller üstlenme olanağı her zaman canlılığını koruduğunu düşünüyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’mizin Cumhuriyet Bayramı’nı coşku ile kutluyoruz. Nice yıllara güzel vatan… 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-DT9JLG88B3