Çiğdem Toker


Meclis’ten notlar: CHP ile MHP kırılması

Yeni yasama döneminin ilk haftası, siyasi partilerin grup toplantıları da başladı. Dün Merkez Bankası’nın sunumu da vardı. Tümünü değilse bile izleyebildiğim kadarıyla takip etmek ve ortamı değerlendirmek üzere TBMM’deydim.


Yeni yasama döneminin ilk grup toplantısı, ana muhalefet partisi CHP ile iktidar ortağı MHP arasındaki ilişkiler bakımından bir kırılmaya işaret ediyor. Bu kırılmanın niteliksel etkisini izleyip göreceğiz

bahçeli özgür özel

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel

Yeni yasama döneminin ilk haftası, siyasi partilerin grup toplantıları da başladı. Dün Merkez Bankası’nın sunumu da vardı. Tümünü değilse bile izleyebildiğim kadarıyla takip etmek ve ortamı değerlendirmek üzere TBMM’deydim.

Önce bir arka plan notu olsun; yıllarca Meclis’te liderleri izleyen deneyimli gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu, dün akşam Tele-1 ekranına konuktu. Programda İstanbul’un göbeğinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden avukat Serdar Öktem ile ilgili konu ele alınıyordu. Gazeteci Hilmi Hacaloğlu’nun yönettiği oturumda, Yazıcıoğlu’na -grup toplantısı kastedilerek- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin konuya dair bir açılama, görüş bildirip bildirmeyeceği hakkında kanaati soruldu.

Yıldız Yazıcıoğlu, kimin soru soracağını merak ettiğini ve eğer bir soru sorulursa Bahçeli’nin yanıtlamayacağı fikrinde olduğunu söyledi.

Gerçekten de öyle oldu. Nefes gazetesi muhabiri Mahir Bağış, grup konuşması için TBMM’de olan Bahçeli’ye korumalar eşliğinde geçerken içinde soru barındıran şu cümle ile seslendi:

“Efendim İstanbul’da dün Serdar Öktem isimli avukat saldırıda öldürüldü?”

Bahçeli, bu cümle çıkan sesler atmosferde hiç titreşmemiş gibi davrandı. Sorunun geldiği yöne bakmadan yürüdüğü gibi bir iki adım sonra da eliyle bir savuşturma işareti yaptı.

 

(Zorunlu anımsatma: Tahmini doğru çıkan Yıldız Yazıcıoğlu, Sinan Ateş cinayeti sonrası TBMM’de sorduğu soru nedeniyle Bahçeli’nin gadrine uğramış bir gazetecidir.)

“Tebrikler, izledim”

MHP Grup toplantısı ardından CHP Grup Toplantısı vardı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, grup salonuna gelişinde, adet olduğu üzere görüş alanındaki herkese selam verirken, gözü biraz uzaktaki -Bahçeli’ye soru soran- Nefes muhabiri Mahir Bağış’a takıldı ve “Tebrikler, izledim” dedi.

* * *

Özel kürsüye çıktığında, açılışta bulunmayışlar başta olmak üzere gündemdeki farklı konulara değindi. Ama bugüne dek izleyebildiğim kadarıyla, ağır ithamlarına maruz kaldığı MHP ile Genel Başkanı Bahçeli’ye ilk kez bu kadar açıktan ve dolayımsız bir üslupla sert çıktı Özel.

 Cezaevinde aylardır tutuklu bulunan CHP’li yerel yöneticiler ile yakınlarının yaşadığı olayları hatırlatarak “Kurulan bu kumpasın ne tarafı CHP?” diye sordu. Ve sonrasında antik tiyatro sahnelerinde rastladığımız tek nefeste söylenen, söylenirken kreşendo ile yükselen uzun tiratlar gibi tek nefeste şu cümleleri art arda sıraladı:

“Ama Sayın Bahçeli, buraya kadar geldi. O CHP’li bu CHP’li. Hırsıza CHP’li, yolsuza CHP’li. Kiminle nasıl konuştuğunuzu bileceksiniz. Bakın bütün Türkiye konuşuyor, birileri susuyor. Ankara’nın ortasında vurulan MHP’li. Vurup da yargılanan, mahkemede söylüyorlar, MHP’li. Azmettirenler MHP’li. Serbest bırakıldıktan hemen sonra susturulan MHP’li. Susturtanlar MHP’li. Azmettirenler MHP’li. Konuşmayan bir tek sensin, MHP’li!”

Ayakta alkış uzun sürdü

Tam bu noktada grup salonunun tamamı, fırlarcasına ayağa kalkarak uzun uzun alkışladı. (Sonradan haber videosuna baktım, ayakta alkış yaklaşık 35 saniye kadar sürüyor.) Özel’in devam sözlerinde not edilesi kritik cümle ise şu oldu:

“Hodri meydan hodri meydan, hadi bakalım. Bir daha duyduğum anda, hırsız CHP’li bilmem ne CHP’li, anlatacağım kimler hangi suç örgütleriyle ilişkili birer birer. Bundan sonra gösterdiğimiz sabrı, yaşa saygıyı, Türkiye’nin içinden geçtiği kritik süreçte, üzerimize düşen görevi, bundan dolayı duyup da duymadığımız, sustukça sustuğumuzu...”

İki gerekçeye bir ek daha: Manisa

Bu sözler, eleştirel dahi konuşsa, her şeye rağmen Bahçeli’ye saygıda kusur etmemeye çalışan üslubun değişeceğinin habercisi olabilir. Bundan sonra saygıda kusur etmek değil de yutkunmadan konuşmak anlamında…

CHP Genel Başkanı Özel, grup toplantısında Bahçeli’ye bugüne dek gösterdiği “sabır” için iki gerekçe sıraladı: Yaşa saygı, Türkiye’nin içinden geçtiği kritik süreç.

Belki de bu iki gerekçeye Manisa faktörü de eklenmeli.  Özel’in -değerli bir meslektaşımla da sohbetini yaptığımız üzere- MHP’ye bugüne kadarki “özenli” bakışında Manisa faktörü de muhtemeldir ki, bir değişkendi.

Talihsiz bir kazada yaşamını yitiren Ferdi Zeyrek’in, toplumun bütün kesimlerinden onay gören, kuşatıcı kişiliği, sadece MHP değil, Manisa Büyükşehir Belediyesi’ni 70 küsur yıl yöneten sağ partilerin hükümranlığını sona erdirmişti.  (Zeyrek’in vefatından kısa bir süre önce bir araya geldiği gazetecilerle sohbetini ve orada kendisinden önceki döneme ilişkin anlattığı usulsüzlükleri daha önce yazdım.)   

* * *

Neticede yeni yasama döneminin ilk grup toplantısı, ana muhalefet partisi CHP ile iktidar ortağı MHP arasındaki ilişkiler bakımından bir kırılmaya işaret ediyor. Bu kırılmanın niteliksel etkisini izleyip göreceğiz.

Son not da mesleğimize dair. Gazetecilikte muhataba yöneltilecek tek bir soru, cevap alınmasa dahi bazen seyri değiştirebilir. Siyasetin bu sert ikliminde sahada görev yapan gazetecilerin hakiki anlamda bir tek soruyu sorabilmek için yaşadıkları güçlüğe bir kez daha tanık olduk.

https://t24.com.tr/yazarlar/cigdem-toker/meclis-ten-notlar-chp-ile-mhp-kirilmasi,51876