Arslan Bulut


Son düzlük ve menzil...

Peki şimdiki “Terörsüz Türkiye menzili!”nden ne anlamalıyız? Erdoğan, “Türk, Kürt ve Arap hep birlik ve beraberlik içinde olacağız. Saflarımızı sıklaştıracağız.” dediğine


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ahlat Etkinlik Alanı Programı'nda konuştu ve “Ahlat, Kızılelma'nın anahtarıdır. Mazlumlara ümit dostlarımıza güven düşmanlarımıza korku veren birliğimizi koruyacağız. Türk Kürt ve Arap hep birlik ve beraberlik içinde olacağız. Saflarımızı sıklaştıracağız. Hasımlarımızı rahatsız eden Terörsüz Türkiye menziline doğru kendimizden emin şekilde kararlı adımlarla yürümeyi sürdüreceğiz. Son düzlüğe varmış bulunuyoruz. Biraz daha sabır, gayret ve dikkatle bu düzlüğü de geçecek, menzili maksudumuza suhuletle vasıl olacağız" dedi.

Erdoğan, bu konuşmada “Terörsüz Türkiye menzili” dedi ama menzil kelimesini daha önce farklı bir amaçla kullanmıştı.

Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, 14 Ağustos 2016 tarihli Yeniçağ'da yayınlanan yazısında durumu şöyle izah etmişti:

"Cumhurbaşkanının 'Rabbim de milletim de bizi affetsin' dediği açıklamada hiç kimse 'menzil' sözü üzerinde durmamıştır. Oysa o açıklamadaki en önemli nokta, 'Bir ortak yanımız vardı. İnanın bana, aynı menzile giden farklı yollardan biri olarak gördüğümüz bu yapının...' ifadesindeki 'aynı menzil' sözleridir. Cumhurbaşkanı, yollarının, yani metotlarının FETÖ'den farklı olduğunu, fakat 'ortak yan'larının 'aynı menzil'e gitmek olduğunu açıkça beyan etmiştir. Bence son zamanlardaki bütün olaylar buna göre değerlendirilmelidir."

***

Peki şimdiki “Terörsüz Türkiye menzili!”nden ne anlamalıyız? Erdoğan, “Türk, Kürt ve Arap hep birlik ve beraberlik içinde olacağız. Saflarımızı sıklaştıracağız.” dediğine ve bu sözleri ısrarla tekrarladığına göre tek millete dayalı mevcut devlet yapısının yerine şimdilik üç millete dayalı yeni bir Orta Doğu devleti kurmayı kastediyor.

Tom Barrack’ın menzili de buna benziyor ama tasarladığı devletin içinde İsrail ve Ermenistan da var!

Tom Barrack’ın, “İsrail, bölgede ulus devlet istemiyor“ ve “Sizin için en iyisi Osmanlı millet sistemi” önermelerine dayalı menzili şöyle:

“Sadece düşünün, Abraham Anlaşmaları’nı, bölgenin güçlü oyuncularından Türkiye’yi; ki Türkiye her geçen gün bölgedeki önemini artırıyor; birleştirdiğinizi... Ama sadece Türkiye değil; Arap olmayan nüfusu Müslüman ağırlıklı bir ülke olarak Türkiye, İsrail, Körfez, Suriye, Lübnan, Irak, Ürdün, kuzeye çıkın Azerbaycan, Ermenistan... Bunları birleştirdiğinizde dünyanın en güçlü bölgesi ortaya çıkar. Neden olmasın?”

***

“Bu, Büyük İsrail projesidir” dedim ama 10 milyonluk İsrail’in, 254 milyon nüfusu olan bu ülkelerin tamamını bir federasyon veya konfederasyon içinde yönetemeyeceğini söyleyenler var!

Oysa ülkeleri, nüfus değil, sermaye yönetir!

Meselâ ABD 340 milyon nüfusa sahiptir ve başkan seçilen kişi, kendisine verilen rolün dışına çıkarsa Kennedy gibi yok edilir! Zaten, seçimler de aralarında küçük farklar olan ama aynı dış politikayı takip eden iki parti arasında yapılır...

Parayı ise Federal Reserve basar ve ABD yönetimi, karşılığı olmadan basılan parayı belli amaçlar uğruna harcamak zorundadır. Paranın karşılığının olmaması, ABD’de enflasyona sebep olmaz. Çünkü bütün dünya merkez bankaları, rezervlerinde dolar bulundurmak zorundadır. Sadece merkez bankaları değil, bütün ülkelerin vatandaşları da dolar cinsinden tasarruf yapmaya çalışır. Bu durum, doların değerinin her zaman korunmasını sağlar.

Şimdi Çin ve Rusya, altına yöneldi ama doların egemenliğini yıkıp yıkamayacakları henüz belli değil...

***

Para, egemenlik demektir! Hani Osmanlı devleti kurulurken, Osman Gazi, kendi adına sikke kestirmişti ya onun gibi...

Kısacası, parayı kim basıyorsa, yöneten de odur! Federal Reserve ise ABD ve dünya ekonomisini yöneten, dolayısıyla dünya siyasetini yönlendiren bir kurumdur. Sahibi ABD değil, “yedi kız kardeş” denilen şirketlerdir...

Kaldı ki İsrail demek, ABD hatta Batı Avrupa demektir... Yani İsrail, 10 milyonluk bir ülke değil, ABD ve Batı Avrupa’nın Orta Doğu’daki garnizonudur. Bu durumda Tom Barrack’ın tasarladığı, Orta Doğu Birleşik Devletleri’ni Federal Reserve’ü kuran “yedi kız kardeş”in yöneteceği çok nettir!

Kızılelma ise somut olarak Ayasofya’nın önünde bulunan heykeldeki, dünyayı temsil eden bir küre idi. Osmanlı’nın hedefi ise o küreyi, yani dünyayı eline tutmaktı. İstanbul bunun için fethedildi. Roma seferine bunun için çıkıldı. Fatih, bu sebeple öldürüldü!

Şimdi elimizde kalan küre parçasını da halkı, “Büyük devlet oluyorsunuz” diye ikna ederek, almaya çalışıyorlar.

Tom Barrack’ın temsil ettiği menzil budur!

Türkler, 26-30 Ağustos’ta, bu menzili imkânsız kıldı; 100 yıl sonra yeniden deniyorlar...

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/son-duzluk-ve-menzil-948151h.htm