ABD’de ocak ayında başkanlık görevini devralacak olan Donald Trump’ın, görev süresini bir dönem daha uzatmak konusunda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı kendisine örnek alabileceği bir “endişe” ve konu başlığı olarak İsviçre’deki bir toplantıda gündeme gelmiş.
Önce giriş cümlesinin yol açtığı merakı kısaca gidereyim: Bu konu, İsviçre’nin İtalya sınırına yakın kenti Lugano’da ve geçen hafta konuşulmuş.
Konuşulduğu platform da tanınmış düşünce kuruluşu Aspen Enstitüsü bünyesinde yer alan Aspen Bakanlar Forumu 2024 toplantısı.
Hemen belirteyim ki, Aspen Bakanlar Forumu, resmi bir nitelik taşımıyor, burada bağlayıcı kararlar da alınmıyor. Amaç, istişare, fikir alışverişi.
Ancak bu forumu önemli kılan, üyelerinin “özgül ağırlığı.”
Madeleine Albright, Hillary Clinton, Yorgo Papandreu, Joschka Fischer gibi, Batı dünyasında dışişleri bakanlığı başta olmak üzere ülke yönetiminde yer almış etkili olmuş isimler, küresel düzenin temel gündem maddeleri üzerinde (çatışmalar, savaşlar, ekonomik güç savaşları ve hatta yapay zekâ da buna dahil) konuşup toplantılar yönetiyor görüşlerini açıklıyor.
Aspen Bakanlar Forumu, çok taraflı diplomasi alanında önemli fonksiyon üstlendiklerini düşünüyor. Son toplantıdaki rollerini de “Giderek bölünmüş bir dünyada kolektif çözüm aramak, kilit aktörler arasındaki diyalogu teşvik” olarak tanımlıyorlar. Dahası bir katılımcı Forum için şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Aspen Bakanlar Forumu, parçalanma zamanlarında bir umuttur. Demokrasi, teknoloji ve barış üzerine düşüncelerin birleşimi, uluslararası işbirliğinin küresel zorluklarla yüzleşmede güçlü bir araç olmayı sürdürüyor.”
Gelelim konumuza.
Geçen hafta Lugano’da toplanıp birkaç gün boyunca beyin fırtınası yapılan Aspen Bakanlar Forumu’nun 2024 toplantısına Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da davetliydi. Daha çok ekonomiyi yönettiği bakanlık dönemiyle bilinen Babacan’ın siyaset geçmişinde, neredeyse Türkiye’deki vatandaşların dahi zor hatırlayacağı bir dışişleri bakanlığı dönemi de var.
Üzerinde çalıştığım -bambaşka konuda- bir kitap hazırlığı dolayısıyla, basın danışmanı Ömer Şahin aracılığıyla, Babacan’dan randevu istedim.(Uzun yıllar önce, Hürriyet’te ekonomi muhabiriyken Babacan’ı Hazine’den sorumlu devlet bakanı olarak görev atandığı ilk günden, bıraktığı güne kadar izlediğimi de not düşeyim.) Hemen kabul etti. Görüşme için Deva Partisi Genel Merkezi’ne gittiğimde, hâl hatır sorma faslında İsviçre’den yeni döndüğünü, Aspen Bakanlar Forumu’na katıldığını belirterek izlenimlerini aktardı.
Bu izlenimler kapsamında Trump’ın, görev süresini uzatmak konusunda Erdoğan’ı kendisine örnek alıp almayacağı “endişesi”nin Forum’da gündeme geldiğini paylaştı Babacan. Washington’da siyaset ve diplomasi kulislerindedile getirilen bu endişe şöyle bir temelden doğuyormuş:
Trump, ABD tarihinde araya bir dönem girerek ikinci kez seçilen ikinci başkan olacakmış. Dolayısıyla ikinci kez başkan seçilse dahi üst üste iki dönem başkanlık yapmadığı için, önümüzdeki ay devralacağı başkanlık görevini “kilometreyi sıfırlamak” olarak değerlendirir mi?
Soru buymuş.
Nasıl, Erdoğan’ın, 2017 Anayasa referandumu gerekçe gösterilerek, üçüncü kez adaylığı mümkün kılındıysa (!), öngörülemezliğiyle tanınan Trump’ın da benzer bir yol/yöntem bulup bulmayacağı merak konusuymuş.
Babacan, “Trump’ın yaptığı bazı atamalar çok fütursuzca bulunuyor. Üstelik bu alışılmadık tavırlara bürokrasi de ayak uydurmuş görünüyor. Kilometreyi sıfırlar diye endişe var. ‘Türkiye’deki gibi yeniden aday olmak istiyorum der mi?’ diye soruyorlar” dedi.
Bu anekdotu çok ilginç ve dikkate değer bulduğum için yazıp yazamayacağımı sordum. “Yazabilirsiniz” cevabını aldım. Yorumu ve yanıtı siz okurlara bırakarak soruyla bitireyim:
Trump da kilometreyi sıfırlar mı?