Işıner Güngör

Tarih: 08.08.2024 16:14

Ukrayna Ekseninden Post-Truth Projeksiyonu

Facebook Twitter Linked-in

Avrupa’nın kapısı ve en stratejik bölgelerinden biri olarak yorumlayabileceğimiz Ukrayna’da 29 aydır savaş devam ediyor. Çağımızda böyle bir savaşın başlayacağını kimse tahmin etmemiş ve iki ülke arasındaki gerginlikler blöf olarak yorumlanmıştı. Şu an ise bitişi ne yazık ki belli değil.

Ukrayna’da savaş devam ederken yaşananlar sadece silahlı çatışmalara konu olmamakta, farklı taktiksel araçlardan da yararlanılan kompleks bir mücadeleye örnek oluşturmaktadır. Reuters geçtiğimiz günlerde kullanılan taktiksel araçlardan olan “yalan haber”e değindi. Kharkiv şehri baz alınarak hazırlanan yazı, savaşın manipülatif yönüne ışık tutuyor.

Yazıda Rus istihbaratının desteği ile haberleşme kanallarına girilip Ukraynalı kamu kurumlarının isimlerinin kullanıldığı, SMS mesajlarıyla şehir halkının paniğe sürüklendiği, şehri terk etmeleri yönünde uyarılarda bulunulduğu anlatılıyor. Bunun yanında, Ukrayna güvenlik yetkilisine dayanarak verilen bilgide ülke içerisinde Rus kaynaklı 86 bot çiftliğin tespit edildiği, 3 milyon sosyal hesabı kontrol eden bu yapının yaklaşık 12 milyon hesapla etkileşim sağladığından bahsediliyor.

USAID tarafından 2023 yılında yapılan bir araştırmaya göre Ukrayna halkının dörtte üçü günlük haberleri sosyal medyadan edinmektedir. Bu durum, Ukrayna’yı özellikle dijital dezenformasyona karşı kırılgan yapmaktadır. Ülke içerisindeki basın ve medya milli meselelerde bir şekilde tek ses olabilirken, sosyal medya ise yabancı ülkelerin manipülatif ataklarıyla bazen akıl çeldirici olabilmektedir.

Sosyal medyada, haberleşme uygulamalarındaki gruplarda ve SMS mesajlarında yayılan yalan haberler Ukraynalıları tedirgin etmekte ve panikle bulundukları şehirleri terk edebilmektedirler. Yerlerinde kalan halk ise sahte haberlerin karamsarlığında hayatını sürdürmektedir.

Ukrayna’daki savaş görüldüğü üzere sadece silahlı çatışmalardan ibaret olmadığı, sosyal medya ve buna benzer birçok alanda farklı uğraşı şekilleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Yukarıdaki bilgiler ışığında, savaşın ilk zamanlarında Rusya tarafından vurulan ve devre dışı bırakılan televizyon kuleleriyle Ukraynalıların sosyal medyaya bağımlı olması hedeflendiği fikri yürütülebilir. Bu arada, Rusya, Ukrayna’nın Avrupa ve ABD’de bulunan basın ve medya kuruluşlarının yardımıyla haberleri çarpıttığını ileri sürmektedir.

Günümüzde Ukrayna-Rusya Savaşı’nda yaşanan yalan haber olgusu sadece Ukrayna’da ve savaş alanında yaşanan bir hadise olmadığı açıktır. Diğer ülkelerde ve Ukrayna’da şu an siyasi, sosyal ve ekonomik birçok konu yalan habere konu olabilmektedir.

Dünyada sosyal medyanın gelişimiyle yalan ve gerçek haberlerin tespit edilmesinde güçlükler ortaya çıkmaktadır. Sosyal medyanın yükselişiyle post-truth (gerçek ötesi) kavramı da serpilmiş ve yaygınlaşmıştır. Dezenformasyon yöntemiyle bazı kişi ve kurumlar yıpratılabilmektedir. Gelişmiş ya da gelişmekte olan ülke ayrımı olmadan devletlerde düzenlenen seçimlerde yalan haberler ile seçmenin fikri değiştirilmeye çalışılmaktadır.

Yalan haberin önüne geçilmesinde gazetecilere büyük görev düşmektedir. Bilgi güvenilirliği çerçevesinde ortaya koyacakları kaliteli içerikler insanları sosyal medyada ve internette yayımlanan sahte haberlerden alıkoyabilir. Tıklanma ve okunma oranları düştükçe yalan haber üreten ve post-truth anlayışa sahip yapılar yasaklamalara gerek kalmadan doğal bir şekilde piyasadan elimine olmaları söz konusudur. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-DT9JLG88B3